İzcan ve Elcil'e göre beş Rum'un yargılaması "düzmece" ve "şantaj"

Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) Genel Başkanı İzzet İzcan ve Arif Hasan Tahsin Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Şener Elcil, "keşif yaptıkları ve rahatsızlık verdikleri" gerekçesiyle cezaevine gönderilen beş Rum’a desteklerini ifade ettiler.

Dün görülen davanın ardından Rum Haber Ajansı'na (ΚΥΠΕ) konuşan İzcan ve Elcil, askeri mahkemede yürütülen yargılamayı, masum insanları suçlamayı ve barış ve çözüm yanlısı sesleri sindirmeyi amaçlayan "düzmece bir yargılama" ve "şantaj dolu" bir süreç olarak nitelendirdi. 

“SİNDİRME, SUSTURMA VE YÖNLENDİRME GİRİŞİMİ"

"Kuzey Kıbrıs rejimi, suçlular yaratarak, deliller uydurarak ve insanları suçlarını kabul etmeye zorlayarak kendini haklı çıkarmaya çalışıyor." diyen İzcan’a göre, bu dava "sadece Kıbrıslı Rumların değil, aynı zamanda barış, çözüm ve yakınlaşmadan yana olan Kıbrıslı Türklerin de vicdanını yaralıyor.” 

İzcan, bunun, "şantaj unsuru" olarak kullanılmak ve "çözümden, barıştan ve normalleşmeden yana olan toplum kesimlerini sindirme, susturma ve yönlendirme girişimi" olarak devam eden bir "kumpas oyunu" olduğunu savundu.

“BEŞ RUM, ŞANTAJ SÜRECİNDE REHİN OLARAK KULLANILIYOR"

Şener Elcil ise Kıbrıs Haber Ajansı'na (KHA) yaptığı açıklamada, Kuzey Kıbrıs’ın suçlamalara kanıt yaratmaya çalıştığını, esasen beş Kıbrıslı Rum'u şantajla tehdit ettiğini ileri sürdü.

"Bu kişilere yapılan son teklif 'Suçunuzu kabul edin, sizi serbest bırakalım' oldu. Aksi takdirde yargılama eylül sonuna kadar uzayacak. Karşımızda şantaj dolu bir durum var." diyen Elcil, "Masum insanları suçlamaya çalışıyorlar. Bu insanların en başından beri rehin olarak kullanıldığına inanıyoruz. Bu yüzden onların yanındayız ve yanlarında olmaya devam edeceğiz." görüşlerini dile getirdi.

Geçtiğimiz günlerde Şener Elcil’in, 1,5 milyon sterlinlik Rum malı arazi sattığı iddia edilmiş, Elcil iddiaları “Anamızın ak sütü kadar helal” ifadesiyle savunmuştu. Ardından Rum basınına yaptığı açıklamada ise “Bana komplo kurdular, asılsız suçlamalar” demişti.

OLAY

19 Temmuz günü Gazimağusa’da Akyar Kara Giriş Kapısı’nda muhaceret işlemi yaptırmadan “askeri yasak bölgeyi ihlal ederek” KKTC’ye giriş yapan araç sürücüsü G.G. (E-66) ile araçta yolcu olarak bulunan A.K. (E-60), A.K. (K-60), N.G. (K-63) ve A.L. (E-68) tutuklanmış, araçta birçok harita ve tapu yanında bazı evrak da tespit edilmişti.

“Askeri yasak bölgeyi ihlal”, “Kişisel Verileri Koruma Yasası’nı ihlal” ve “rahatsızlık verme” suçlamalarıyla poliste tutuklu bulunan Kıbrıslı Rum 5 zanlıdan 2’si, 31 Temmuz Cuma günü İskele Kaza Mahkemesi’ne çıkarılmış, mahkeme zanlılar A.K. (E) ile A.K.’nin (K), davaları görüşülünceye kadar üç ayı aşmayacak süreyle Merkezi Cezaevi’nde tutuklu kalmalarına karar verilmişti.

 1 Ağustos'ta ise “Askeri yasak bölgeden sınır ihlali” yaparak KKTC'ye girdikleri suçlamasıyla Askeri Mahkeme'ye çıkarılan 5 Rum'un 13 günü aşmayacak süreyle cezaevine gönderilmesine emir verilmişti.

14 Ağustos’ta yeniden görülen dava, 21 Ağustos’a ertelenmişti.