Ahsen'in arkadaşı Hande Şahin imzalamadığı sözlü ifadesini MYK Haber'e gönderdi

23 Haziran 2025

Güncelleme: 25 Haziran 2025

A
A

Ailenin "Her şeyi biliyorsun" dediği Ahsen'in arkadaşı Hande Şahin, polise verdiği ancak resmi tutanağa eksik ve hatalı geçirildiği için imzalamadığını söylediği sözlü ifadesini MYK Haber'e gönderdi.

ZgotmplZ MYK

30 Mayıs’ta Gazimağusa’daki Silver Beach Sahili’nde ölü bulunan 26 yaşındaki Ahsen Nur Kilitçioğlu'nun ölümüne ilişkin sis perdesi hala aralanamadı.

Kilitçioğlu'nun erkek arkadaşı olduğu belirtilen polis mensubu ise iddiaların ve şüphelerin odağında.

Ailenin ve yakın çevresinin iddiasına göre olay "cinayet" ve erkek arkadaşı baş şüpheli.

Etkin soruşturma talebine rağmen polis, "olayın cinayet olduğu veya olayın herhangi bir kişi tarafından gerçekleştirildiğine dair bulgu ve şahadetin mevcut olmadığı" konusunda ısrarcı.

İddialara ve geçmişteki şikayetlere rağmen Kilitçioğlu'nun erkek arkadaşı soruşturmaya dahil edilmedi, olaydan sonra terfi ettirildi.

19 Haziran Perşembe akşamı Ahsen Nur Kilitçioğlu'nun hayatını kaybettiği yerde düzenlenen anma etkinliğinde ise, soruşturmaya etki edebilecek yeni iddialar dile getirilmişti.

26 yaşındaki Ahsen Nur Kilitçioğlu, 30 Mayıs’ta Gazimağusa’daki Silver Beach Sahili’nde ölü bulunmuştu. Kilitçioğlu'nun ailesi, kızlarının erkek arkadaşı olduğunu belirttikleri polis mensubu tarafından öldürüldüğünü öne sürüyor. Ailenin etkin bir soruşturma talebinde bulunduğu Polis Genel Müdürlüğü'nden 11 Haziran'da yapılan açıklamada, yapılan incelemeler neticesinde olayın cinayet olduğu veya olayın herhangi bir kişi tarafından gerçekleştirildiğine dair bulgu ve şahadetin mevcut olmadığı belirtilmişti.

Anmada, ailenin "Her şeyi biliyorsun, belki de son kez konuşacaksın, bu senin borcun" diyerek açıklama yapmasını istedikleri Kilitçioğlu'nun yakın arkadaşlarından Hande Şahin ise, o gün konuşmamıştı. Ancak Şahin, olay sonrası polise verdiği sözlü  ifadesini MYK Haber'e gönderdi.

Beyanını sözlü olarak polise verdiğini belirten Hande Şahin, Kilitçioğlu'nun erkek arkadaşının adının çıkarılarak, beyanının resmi tutanağa eksik ve hatalı geçirildiğini, bu nedenle de imzalamadığını savundu.

"6-7 AYDAN SONRA YIPRATICI HAL ALDI"

Şahin, paylaştığı sözlü ifadesinde, Ahsen Nur Kilitçioğlu'nun yaklaşık 2.5-3 yıl önce duygusal bir ilişkiye başladığı (polis mensubu) H.A. ile ilk 6-7 ayını sorunsuz geçirdiğini, fakat sonrasında ilişkinin psikolojik olarak yıpratıcı bir hal aldığını belirtiyor.

"EVİNE İZİNSİZ GİRİYORDU"

Kilitçioğlu'nun ilişkiyi sonlandırmak istediğinde H.A.'nın çoğu zaman Ahsen’in evde olmadığı saatlerde izinsiz şekilde eve girdiğini anlatan Hande Şahin, "Ahsen kendisini değersiz hissettiğini, duygusal şiddete uğradığını açıkça benimle paylaştı." ifadelerine yer veriyor.

"FİZİKSEL ŞİDDET DE VARDI"

Sözlü ifadesinde, Kilitçioğlu'nun zaman zaman fiziksel şiddete uğradığını da iddia eden Şahin, arkadaşının geçtiğimiz yaz darp edildiğini, darp raporu alarak H.A. hakkında karakola resmi şikayette bulunduğunu kendisine anlattığını söylüyor.

"AHSEN'İN GÖNDERDİĞİ SES KAYITLARI, ÖLDÜKTEN SONRA SİLİNDİ"

Ahsen'in cansız bedeni bulunmadan önce, çarşamba günü kendisini arayarak, "H.A.’yı artık hayatında istemediğini ve onu geri çevirmeye başladığını söylediğini" anlatan Hande Şahin, bu olaydan sonra H.A.'nın ağlayıp, küfür ve beddualar ettiği iki adet ses kaydını Kilitçioğlu'na gönderdiğini, arkadaşının da bunları kendisine gönderdiğini, ancak Ahsen'in ölümünden sonra mesajlaşmalarında H.A. ile ilgili bazı ses kayıtlarının ve yazışmaların silinmiş olduğunu fark ettiğini ifade ediyor.

"ÖLDÜĞÜ GÜN YENİ BİRİYLE TANIŞTIĞINI YAZMIŞTI"

Şahin, perşembe akşamı ise Ahsen’in kendisine "yeni biriyle tanıştığını, bu kişinin kendisini heyecanlandırdığını, geçmişe sünger çekmek istediğini ve işten izin alarak o kişiyle görüşeceğini söylediğini" içeren bir mesaj gönderdiğini, daha sonra kendisini arayacağını yazdığını ancak o gün bir daha haber alamadığını belirtiyor.

"BİR GÜN BAŞINA BİR ŞEY GELİRSE' DİYE YAZDIĞI DEFTERİN BAZI CÜMLELERİ KARALANMIŞTI" 

"Olaydan yaklaşık 5 ay önce Ahsen'in kendisini arayarak, H.A., ailesi ve kendisi ile ilgili duygu ve düşüncelerini yazdığı bir defter hazırladığını söylediğini aktaran Şahin, bu defteri hazırlamasının nedenini ise, H.A. ile olan dengesiz ilişkisinin onu korkuttuğunu, "bir gün başına bir şey gelirse" bazı şeylerin doğru anlaşılabilmesini sağlamak olarak açıkladığını anlatıyor. Hande Şahin, bir iki ay önce Ahsen'in kendisini arayarak, H.A.’nın bu defteri bulduğunu, bazı cümlelerin üzerini karaladığını, kendi eliyle Ahsen’in ağzından yazılmış gibi olumlu şeyler eklediğini söylediğini de iddia ediyor.

(MYK Haber'in elde ettiği bilgiye göre sözü edilen defter şu an polisin elinde bulunuyor. Ancak polisin, defterin iki yaprağının olmadığını söylediği de gelen bilgiler arasında...)

"ÖLDÜĞÜ YERDE BULUŞURLARDI"

Şahin, Ahsen ve H.A.'nın genelde Gazimağusa Silver Beach bölgesinde buluştuklarına ifadesinde yer veriyor ve Kilitçioğlu’nun ölümünün “intihar” olarak değerlendirilmemesi gerektiğini vurguluyor.

Hande Şahin ifadesinde ayrıca, "H.A. ile olan şiddet geçmişi, psikolojik baskı ve tehditler, dijital delillerin silinmesi ve defter olayındaki müdahale gibi birçok unsurun olayın şüpheli olduğunu açıkça ortaya koyduğunu düşünüyorum. Olayın çok yönlü, derinlemesine araştırılması gerekmektedir." ifadelerine de yer veriyor.

İFADENİN TAM METNİ

Hande Şahin'in "Bu ifade tarafımdan sözlü olarak polise verilmiş ancak resmi tutanağa eksik ve hatalı geçirildiği için tarafımdan imzalanmamıştır. Aşağıdaki metin, olayla ilgili eksiksiz ve doğru beyanımı içermektedir." açıklamasıyla MYK Haber'e gönderdiği ifadesinin tamamı şöyle:

"Ben, Hande Şahin, 6 yaşımızdan bu yana tanıdığım, kardeşim gibi gördüğüm yakın arkadaşım Ahsen Nur Kilitçioğlu hakkında bilgi vermek isterim. Ahsen ile çok güçlü bir bağımız vardı. Onun ruh halini gözlerinden anlayabilecek kadar yakındık. Hayatındaki çoğu gelişmeyi benimle paylaşırdı.

Ahsen, yaklaşık 2 buçuk – 3 yıl önce H.A. isimli bir kişiyle duygusal bir ilişkiye başladı. İlk 6-7 ay sorunsuz geçmiş, fakat sonrasında ilişki psikolojik olarak yıpratıcı bir hal almıştır. Ahsen'in bana aktardığına göre haftada yalnızca 2 gün birlikte olabiliyorlardı, diğer günler ise sürekli tartışma ve kavgalarla geçiyordu.

Ahsen bu ilişkiyi sonlandırmak istediğinde H.A., çoğu zaman Ahsen’in evde olmadığı saatlerde onun kredi kartını kullanarak kapıyı açıyor ve izinsiz şekilde eve giriyordu. Eve geldiğinde Ahsen onu içeride uyurken buluyordu ya da H.A. çiçek ve not bırakıp çıkıyor, birkaç gün sonra tekrar kavga çıkararak onu manipüle ediyordu. Bu döngü defalarca tekrar etti. Ahsen kendisini değersiz hissettiğini, duygusal şiddete uğradığını açıkça benimle paylaştı.

Bir gün, Ahsen ile evde otururken H.A.’dan gelen bir mesajda, o an konuştuğumuz konulara dair ifadeler vardı. Bu durum, H.A.’nın ya yan apartmanın damına çıkarak bizi izlediğini ya da kapıda sessizce konuşmalarımızı dinlediğini düşündürdü. Ahsen bu konuda da endişeliydi ancak ondan kopmayı başaramıyordu.

Zaman zaman fiziksel şiddet de söz konusu oldu. Geçtiğimiz yaz, H.A. tarafından darp edildiğini bana anlattı ve bu olayın ardından darp raporu alarak H.A. hakkında karakola resmi şikayette bulundu.

Olaydan bir gün önce, yani çarşamba günü saat 15.09’da beni aradı. H.A.’yı artık hayatında istemediğini, onu geri çevirmeye başladığını söyledi. Ayrıca H.A.’nın amcası ya da dayısının vefat ettiğini, H.A.’nın bu süreçte Ahsen’in yanında olmasını istediğini ama Ahsen’in bu isteği reddettiğini belirtti.

Bu olaydan sonra H.A., Ahsen’e iki adet ses kaydı gönderdi. Kayıtlarda H.A. ağlıyor, Ahsen’e küfürler ve beddualar ediyordu. Ahsen bu kayıtları bana gönderdi. İşte olduğum için hemen dinleyemedim ancak daha sonra dinledim ve Ahsen’e bu manipülasyonlara artık son vermesi gerektiğini söyledim.

Ertesi gün, perşembe akşamı saat 21.43’te Ahsen’den bana bir mesaj geldi. Yeni biriyle tanıştığını, bu kişinin kendisini heyecanlandırdığını, geçmişe sünger çekmek istediğini ve işten izin alarak o kişiyle görüşeceğini söyledi. Daha sonra beni arayacağını yazdı. Ancak o gün bir daha ondan haber alamadım. Ne aradı, ne de yazdı…

Olay sonrası Ahsen ile olan mesajlaşmalarımıza geri döndüğümde, H.A. ile ilgili bazı ses kayıtlarının ve yazışmaların silinmiş olduğunu fark ettim. Özellikle bir mesajın "herkesten silindiği" uyarısıyla kaldırıldığını gördüm. Bu mesajların Ahsen tarafından mı, yoksa başka biri tarafından mı silindiğini bilmiyorum. Ancak, bu kayıtların silinmiş olması, olay sonrası dijital izlerin kasıtlı olarak karartılmış olabileceğine dair bende ciddi bir şüphe uyandırdı.

Bunun yanında, olaydan yaklaşık 5 ay önce Ahsen beni aradı. H.A., ailesi ve benimle ilgili duygu ve düşüncelerini yazdığı bir defter hazırladığını söyledi. Bu defteri hazırlamasının nedenini, H.A. ile olan dengesiz ilişkisinin onu korkuttuğunu  “bir gün başına bir şey gelirse” bazı şeylerin doğru anlaşılabilmesini sağlamak olarak açıkladı. Defterin yerini de bana bildirdi. Kendisine bu konuşma sırasında “ne saçmalıyorsun” dediğimde, gülerek sadece içinden geldiği için yazdığını, kötü bir şey olmadığını söyledi.
Yaklaşık 1-2 ay önce yine beni arayarak, H.A.’nın bu defteri bulduğunu, Ahsen’in yazdığı bazı cümlelerin üzerini karaladığını ve kendi eliyle Ahsen’in ağzından yazılmış gibi olumlu şeyler eklediğini, bu nedenle defterin yerini değiştirdiğini söyledi. Bu bilgi, olayın ardından delil niteliği taşıyabilecek bir nesneye müdahale edildiği şüphesini doğurmuştur.

Ahsen ve H.A. genelde Gazimağusa Silver Beach bölgesinde buluşuyorlardı. Ahsen’in olay günü kamp sandalyesi ve havlusuyla orada olması, bir buluşmaya gittiğini düşündürmektedir. Ahsen’in tek başına böyle bir yere gitmeye çekinecek biri olduğunu bilen biri olarak, intihar ihtimaline inanmıyorum. Bu bir intihar olsaydı, gözlerinden, ruh halinden anlardım. Onun bakışını okurum.

Tüm bu bilgiler ışığında, Ahsen Nur Kilitçioğlu’nun ölümünün “intihar” olarak değerlendirilmemesi gerektiğini, H.A. ile olan şiddet geçmişi, psikolojik baskı ve tehditler, dijital delillerin silinmesi ve defter olayındaki müdahale gibi birçok unsurun olayın şüpheli olduğunu açıkça ortaya koyduğunu düşünüyorum. Olayın çok yönlü, derinlemesine araştırılması gerekmektedir."

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İLGİLİ HABERLER


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar