Cuma Hutbesi - 29 Mart 2024

29 Mart 2024

Güncelleme: 29 Mart 2024

A
A

Din İşleri Başkanlığı'nca hazırlanan cuma hutbesinde bu hafta "Zekat" konusuna yer verildi.

ZgotmplZ

29 Mart 2024 tarihli ve "Zekat" konulu cuma hutbesi: 

Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Namazı kılın, zekâtı verin. Kendiniz için her ne hayır yaparsanız Allah katında onu bulursunuz. Muhakkak ki Allah, yaptıklarınızı eksiksiz görür.” (Bakara, 2/110.)

Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Allah, zekâtı ancak mallarınızın kalan kısmını temizlemek için farz kıldı." (Ebû Dâvûd, Zekât, 32.)

Aziz Müminler!

Yüce dinimiz İslam’ın emrettiği beş temel esastan biri de zekâttır. Zekât; dinen zengin sayılan bir Müslümanın malının belli bir kısmını yılda bir defa Allah rızası için ihtiyaç sahipleriyle paylaşmasıdır. Zekât, nimetlerin asıl sahibi olan Yüce Rabbimize karşı şükrümüzün bir göstergesidir. Malımızı Allah yolunda feda etmekten çekinmeyeceğimizin bir ifadesidir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in buyurduğu üzere, “Suyun ateşi söndürdüğü gibi zekât da hata ve günahları silip yok etmektedir." (Tirmizî, Cum’a, 79.)

Kıymetli Müslümanlar!

Zekât, zengin Müslüman için tercih değil, bir mecburiyettir. Zekât vermek, kazancı bereketlendirir, gönle huzur verir, müminin cennet vesilesi olur. Zekât vermemek ise malın bereketini kaçırır, kişiyi cimrilik, hırs ve tamahın esiri eder, ahirette de elim bir azaba sürükler.

Değerli Müminler!

Yüce Rabbimiz, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır:“Zenginlerin mallarında, muhtaç ve yoksulların da hakkı vardır." (Zâriyât, 51/19.) Evet, zengin bir Müslüman, zekâtını vermekle aslında ihtiyaç sahiplerinin hakkını vermiş olur. Zekât, müminler arasında sevgi ve güven köprüleri kurar. Yüreklerimizi birleştirir, kardeşliğimizi pekiştirir, birlik ve beraberliğimizi güçlendirir, toplumsal barışa katkı sağlar.

Aziz Müslümanlar!

Zekât, başta ülkemiz olmak üzere dünyanın dört bir yanına iyilik tohumları ekmektir. Dünyanın neresinde olursa olsun bir lokma ekmeğe, bir yudum suya muhtaç olanlara yardım elimizi uzatmaktır. Zekât, zulme maruz kalmış ve zor şartlar altında hayat mücadelesi veren bütün mazlumlara ve mağdurlara umut taşımaktır.

Zekat, İslam’ın gönül köprüsüdür. Zekat, zenginle fakiri buluşturan, birbirine bağlayan, sınıf farklarını ortadan kaldıran, kardeşlik bağlarını sağlamlaştıran, manevi değeri üst düzey olan bir ibadettir. Ancak Zekatı verirken de çok dikkat etmek gerekir. İncitmeden, başa kakmadan, kalpten, can-ı gönülden, ibadet ruhuyla, seve-seve ve mükafatını yalnızca Allah’tan bekleyerek vermelidir. Sevgili Peygamberimiz (SAV) hiçbir gölgenin olmadığı kıyamet gününde Allah’ın özel misafirlerini sayarken, sağ elinin verdiğini sol eli bilmeyecek kadar gizli verenleri de müjdeliyor.. (Âl-i İmrân, 3/92.)

    Muhterem Müslümanlar!

                Bizler de zulme maruz kalmış ve zor şartlar altında hayat mücadelesi veren bütün mazlumlara,yetimlere ve yoksullara sahip çıkalım ve o kardeşlerimizi bulup zekatlarımız vermeye gayret edelim.

           Hutbemi, bir ayet mealiyle bitiriyorum: “Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah onu bilir.” (Kütüb-ü Sitte, c.13 s.86)

   Değerli Müminler!

            Bir hatırlatmada bulunmak istiyorum: Yaz saati uygulaması pazar günü başlıyor. Pazar günü saatler bir saat ileri alınacağından dolayı önümüzdeki hafta  cuma günü, cuma ezanı normal vaktinde (12.56’da) okunacaktır.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar