KKTC'yi tape korkusu sardı

19 Ekim 2021

Güncelleme: 19 Ekim 2021

A
A

Karanlık yapılar tarafından, tüm dünyada genellikle gücü eli bulunduran kişilere, siyasetçilere, sermayedar iş kadını ve iş adamlarına uygulanan, yeni moda şantaj ve tehdit yönetimi "tape" işi KKTC'de gündemin odağına yerleşti.

ZgotmplZ

Tape adıyla özdeşleşen yasa dışı ses kaydı ve gizli kamera kayıtları iş, medya ve siyaset dünyasının en büyük korkulu rüyası…

Her seçim döneminde ya da çıkar kavgasında adeta kınından çıkan kılıca dönen tapeler ya da kasetler, KKTC’de de kötü şöhrete sahip.

Ülke yine seçim sath-ı mailine girdi. Her yaştan ve meslek grubundan aday adayları, aday olabilmek için kulis çalışmalarına başladı. Elbette rakiplerini kötülemeye de… Kulaktan kulağa yayılanlar arasında yenilir yutulur olmayan iddialar da var…

Şantaj amacıyla elde edilen ses ve görüntü kayıtları konusunda dolaşan dedikodular, kimi kesimlerde tedirginliğe yol açıyor.

Bununla birlikte ülkede özel hayat ve gizli alanın korunması yasalarla güvence altında.

Peki tape nedir, kim elinde tutar, nasıl ve kime karşı kullanılır ve neden korkulur?

Aslı daktilo edilen belge anlamına gelen "tape", Türkiye’de 2013’te Fetullahçı grubun tasfiyesiyle başlayan süreçte, yasa dışı ses kaydı anlamıyla günlük dile yerleşti.

Hukuka aykırı yöntemle elde edilen her türlü dinleme günümüzde tape olarak adlandırılıyor.

Son dönemde gizli kamera görüntülerinin de tape olarak sınıflandırıldığı örneklere rastlamak mümkün.

Yasa dışı ses ya da görüntü kayıtları tahmin edildiği gibi çıkar amacıyla şantaj ya da tehdit aracı olarak kullanılıyor.

Otel, gece kulübü, medya ve manken/model ajansları sahip ve çalışanları genelde bu işin arkasında olmakla suçlanan kesimler. Her olayda, yasa dışı kayıtların bu kesimler tarafından tutulduğu ve yayıldığı iddiaları gerek basın gerek de polis/yargı aracılığıyla iddia ve tespit ediliyor.

Bazen bu kanunsuzluğun arkasındakiler, kanun dağıtmak ve uygulamakla görevli kişi ve kurumlar da olabiliyor.

Tutulan yasa dışı ses ya da görüntü kayıtlarının hedefindeki kişi siyasetçi ise, adaylıktan çekilmesi ya da siyasi kariyerinin bitirilmesi hedefleniyor. Hedefteki kişi iş insanı ise, bir ihaleden/projeden çekilmesi, ticari kariyerine darbe vurulması amacı güdülüyor veya şantaj yoluyla para sızdırılmak isteniyor.

Bazen bu kayıtlarla kişi yasa dışı yollara girmeye zorlanıyor. Hedefteki kişi bir siyasetçi, bir gazeteci ya da bir kamu çalışanı olabiliyor.

Bu tip kayıtlar sıradan insanlar için de bir şantaj aracı olarak günlük yaşamda sıkça kullanılabiliyor. Örneklerine her gün bir gazetede ya da televizyonda rastlamak artık sıradan bir durum.

Peki vatandaşı bu zorbalıktan kim/nasıl koruyacak?

KKTC’de özel hayatın gizliliği yasalarla korunuyor.

32/2014 sayılı “Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası” yasa dışı ses ya da görüntü kaydı alınması ve yayılmasıyla ilgili suçları ve alacakları cezaları düzenliyor.

Yasa, suçun türüne ve kapsamına göre 6 aydan 7 yıla kadar değişen aralıklarda hapis cezası öngörüyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar