İsias davası: Oğuz ve Çavuşoğlu mahkemede konuştu, avukatlar salonu terk etti

4 Ocak 2024

Güncelleme: 5 Ocak 2024

A
A

Adıyaman'da devam eden mahkemede İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu ile Mili Eğitim Bakanlığı'nda daire müdürü Cengiz Topel Uzun tanık olarak konuştu. Gerilim çıktı, avukatlar salonu terk etti. 20 dakika ara verildi.

ZgotmplZ

Haber Merkezi: M. İrşad Esen - Ramazan Adnan

Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, İsias Otel'in 5'i tutuklu 11 sanığın "bilinçli taksirden" yargılandığı dava devam ediyor.

Dün başlayan duruşmalar bugün 2. gününde. 

Hakim dün sanıkları dinlemiş ve sorgulamıştı, bugün de müşteki tarafını dinliyor.

MYK Haber ekibi Adıyaman'dan davayı takip ederek gelişmeleri anlık olarak aktarıyor...

GERGİNLİK ÇIKTI

İçişleri Bakanı Dursun Oğuz, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu ile Mili Eğitim Bakanlığı'nda daire müdürü Cengiz Topel Uzun tanık olarak konuştu. 

Sanık avukatı Mahmut Selim bakanların sözlerine tepki gösterdi. Adice, katil diyemez dedi.

Konuşmaların ardından sanık avukatları mahkeme salonunu terk etti. Çıkan gerginlik nedeniyle duruşmaya ara verildi. Salona polis sevk edildi.

20 dakika sonra duruşma tekrar başladı.

Ayrıca, duruşmada sanık avukatlarından bazıları leblebi yediği için tepki gösterildi.

Dursun Oğuz: 

6 Şubat depreminde hükümet alarma geçti. Ekipler ilk gün ilk uçakla Adıyaman'a gönderildi, ikini gün de ben bir başka ekiple gittim.

Sivil savunmacıyım, uzun yıllar teşkilat başkanlığı yaptım, aram a kurtarma eğitimleri aldım, tatbikatlar yaptık.

Binaya ulaştığımızda yoktu, moloz kum yığını vardı.

Yaşam boşluğu yoktu.

Yandaki bina parçalı kırık vardı.

72'saat önemlidir bu anlarda ama burada bu süre mümkün değil.

Mal sahibinin sözleri doğru değil.

Yer kırılması dalgalar halinde olur, bu yıkıldığında diğerleri de yıkılmalıydı.

Burada kolon, kiriş yoktu.

Hep enkaz başındaydık. Yaşam boşluğu yoktu, tek bir rehber çıktı o mucizeydi.

Sunduğumuz fotolarda, mal sahibi, helallik iste, ben suçluyum de.

Gerçekler fotolarda, anbean her şey orada.

Mucize için çalıştık, ekipman aradık, 4 makineyle çalıştık.

Çoğu uykuda yakalanmış. çoğu kumun içindeydi.

Vücut bütünlüğü için ehil insanlar kepçenin ucundaydı.

Aileler özellikle üçüncü günü sabahı kovalarla toprak taşıyordu, seferber olmuştu. Her cenaze herkesin cenazesi oldu.

KKTC olarak iyi organize olduk. Şu bir gerçek, enkazın savunulacak hiçbir yeri yok.

Konut olarak yapılan bina otele çevrilirse böyle olur, dayanıklılığı yok.

Plakalar arası kiriş boşluğu yok, birbirine yapışmış ve zemine çökmüşlerdi.

Yandan girip öyle müdahale ettik, perde, istinat duvarları sağlam olur, iş makinesi girdiğinde yıkıldı gitti.

Yaşam boşluğu yoktu.

İki farklı demir kullanılmış.

Vinç plakayı kaldırdığında demir geldi, tutacak beton yoktu. 

Fotoğraflara bakmak yeterli, açıkça bu bir katliamdır ve suçtur. İnsanlar güvenilir olduğu için gider. Savunulacak bir yeri yok. Ortadaki Gerçekler her şeyi gösteriyor.

Milli davaya döndü, olası kast bekleniyor. Yüce Türk adaletine güveniyoruz.

Gerçekler ortada, kimse saptıramaz.

Çıkacak sonucun ailelere adalet anlamında bir teselli olacağını düşünüyorum.

Keşke mal sahipleri gelip yardım etselerdi.

Dünkü konuşmaları binayla ilgili külliyen açıkça yalan.

Tüm fotoğraflar çekildi.

Biz suçlu olduğu yönünde binanın dayanıksız olduğu yönünde rahatız.


Nazım Çavuşoğlu:

Depremin olduğunu Kıbrıs'ta hissettim. Öğrencilerimiz turnuva için Türkiye'ye gider, o dönem de üç takımımız gitti.

Adıyaman'daki ilk okuldan gelen haberle biraz rahatladık. Acil toplantı yaptık, çocuklarımızı alıp geleceğimizi düşündük. Ailelerle birlikte gidi geleceğimizi düşünüyorduk.

Saat 4.5'da Adıyaman'a geldik.

100 kişi geldik, sonra 300 kişiye kadar çıktık.

Enkaza geldiğimizde, şok olduk. Bir kum yığını tanımına uyuyor. Orada kopan parçalar bir kaç kiloluktu.

Bir taraftan çalışıyoruz, bir taraftan ekipman temin etmeye çalıştık.

Otel sahibi gelmedi, söylediği yalan.

Ben koordinasyonla ilgilendim orada.

Enkaz ile ilgili uzman arkadaşlarla konuştuk, kaç kişi kurtarabilirsek diye çırpındık.

Sabah gördüğümüzde boyutu daha net görüldü.

Utanması sahip bu otel sahiplerinin.

Büyük bir kırıcı getirdik ve ekskavatörlere takmadım. Kolonları kaldırma için kırıcı gerekiyor, kullanmadık bile, ekskavatör baskı yaptığında patlıyordu.

Vinçler kolonları kaldırmaya çalıştığında ortadan ikiye koptu.

Affetmemiz imkansız, insan hatası.

Biz çocuklara depremde öğrettiğimiz şeyler var, tatbikatlar var, kaç saniyede okulu boşaltabiliriz diye hesaplarız. Burada enkaz parçaları elle kırılabilir ve parçalanabilir zayıflıktaydı.

Hiç hava boşluğu yoktu.

Gelirken gördüğümüz binada kırılan tabaka ve yaşam boşluğu vardı.

Burada çocuklar uyurken yakalandı ve üzerlerine çöktü. Kum bulutu çıktı ve çocuklarımız boğularak öldü.

Çocuklarımız büsbütündü çünkü kum yığını olduğu gibi üzerlerine düşmüştü.

Buradakiler, suçlarını kabul edip en büyük cezayı almayı istemeleri gerekiyor.

Buradan çıkacak karar, ailelerin yüreklerine su serpmiş olur.

Son çıkardığımız ceset bodruma düşmüştü. Yandan girdik. Perde duvarına dokundu ekskavatör, yırtıldı. Normalde kepçe yıkamaz.

Bu kadar kötülükle, bu insanlar bunları affetmeyecek, Allah da affetmeyecek.

Gördüklerime göre bunları söylüyorum

6 gün orada geçirdik. Oraya gelmiş olsa muhakkak görürdük. Bir ara otel müdürünü gördüm, sahipleri sordum, kayıptırlar dedi.

Gelen siyasiler de sahipleri bize sordular,

Bu insanların feryatlarını duyup utandılar.

Profesyonelce verdikleri cevaplar utandırdı.

Yüce Türk adaletine güveniyoruz.

Kıbrıs'ta ağıl yaparken daha kalın demir kullanılıyor.

Cesaretleri buraya kadar olmalı, sizlere güveniyoruz.

Bunlar can aldılar, birer katildirler.

Cengiz Topel Uzun (Mili Eğitim Bakanlığı'nda Daire Müdürü) :

İlk kafileye geldim.

Depremden 20 gün önce oğlumu kaybettim.

Tüm süreçte buradaydık.

İnsanlar orada bir umutla bekledi. O toprak yığınından canlı çıkacağını düşünmedim, yine de umudumuzu da kaybetmedik. Cansız bedenini bütün teslim ettiğimiz aileler bize teşekkür etti, bu ne demek?

İnsanlar yaşadıklarını anlattı. Deprem felaketi oldu. Bizim için büyük travma bu.

Sanıklar düzgün, karakterli işler yaptıklarını söylediler. Çocukları babalarını övdüler. Ama buradaki insanların bir evlatları yok.

Şimdi bedel ödeme zamanı, biz bedeli ödedik.

Sanıkların dünkü ifadeleri...

İSİAS HAKKINDA

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Adıyaman’daki İsias Oteli’nde 39 kişilik Gazimağusa Türk Maarif Koleji Yıldız Kız ve Erkek Voleybol kafilelerinden, 3 veli ve 1 öğretmen kendi imkanlarıyla enkazdan sağ kurtulurken, 26 öğrenci, 4 öğretmen ve 5 veli olmak üzere 35 Kıbrıslı hayatını kaybetti. Ayrıca otelde, tur rehberi olan 37 kişi de yaşamını yitirdi. 

Yıkılan, İsias Oteli'ne ilişkin 5'i tutuklu 11 sanık hakkında 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istenen dava 3 Ocak 2024 tarihinde başladı.

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği, işlenen fiillerdeki kusur derecesinin "olası kast" olduğunu ortaya koymasına rağmen savcılığın kusur türünü ''bilinçli taksir'' olarak takdir ettiğini, sanıkların, ''olası kast'' ile yargılanması gerektiğini savunuyor.

Yargılama sonucunda bilinçli taksirle en fazla alınacak ceza her bir sanığa 72 can için toplam 22,5 yıl iken; sanıkların olası kasttan ceza almaları halinde her bir can için verilen ceza çarpılarak hesaplanıyor.


 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar