Cuma hutbesi - 2 Temmuz 2021

2 Temmuz 2021 tarihlli ve "Engelli olmak" konulu cuma hutbesi:

"İnsanın Allah nezdindeki değerinin yüksek olmasına, ne dünyadaki makamı,  ne dünya serveti, nede fiziki özellikleri sebep olur. Allah nezdinde üstünlük ancak, kalpteki iman ve takvadandır. Şu fani dünyada imtihan gereği hepimiz farklı şekillerde sınavdan geçiriliyoruz, bir takım endişe ve korkularla, maddi manevi sıkıntılarla ve bazen de azalarımızı veya sağlığımızı kaybederek sınavdan geçiyoruz.

Değerli Kardeşlerim !

Engelli olmak bir kusur değildir, hepimizin her an engelli adayı olduğumuzu da aklımızdan çıkarmamalıyız. Peygamber Efendimiz, insanların sahip oldukları özürleri, onların bazı alanlarda güçleri nispetinde verebilecekleri hizmetin önünde bir engel olarak görmemişti. Onlara çeşitli kademelerde görev ve sorumluluk veren Rahmet Elçisi, bir ayağı aksayan genç dostu Muâz b. Cebel’i ehil görmüş ve Yemen’e zekât memuru ve kadı sıfatıyla göndermişti. En sevdiği arkadaşlarından biri olan Âmâ sahabi Ümmi Mektûm (r.a.) İslam’a ilk girenlerdendi. İslam’ın ilk yıllarında Medine’de insanlara Kur’an öğreten birisi olarak yıllarca Hz Bilal ile birlikte Efendimizin müezzinliğini de yapmıştı. Hatta efendimiz (s.a.v) şehirden ayrılıp sefere gideceği zaman liderlik koltuğuna vekil olarak Ümmi Mektûm’u bırakırdı.

Aziz Müminler !

Her yönüyle bizler için “üsve-i hasene” yani en güzel örnek olan Hz. Peygamber’in engellilere yönelik engin öğretisi, bu bağlamda kuracağımız ilişkilerde yol göstericidir. Zira Allah Resûlü hayatı boyunca engellilere sahip çıkmış, onları asla hafife almamış, özürleri sebebiyle ayıplamamış, kınamamıştır.

Değerli Müminler!

Engelli olmak, gözün görmemesi, kulağın işitmemesi ya da ayağın tutmaması değil, doğruyu görememek, doğruyu işitememek ve doğruya koşamamaktır. Hayatta önemli olan şeylerden bir tanesi de yüreğin engelsiz olmasıdır. Sevgi, muhabbet ve iyilik hissi taşıyan her yürek ise engelsiz yüreklerin en temel nişanesidir. Ülkemizde yaşayan engelli kardeşlerimizin hayatlarının kolaylaştırılması, karşılaştıkları engellerin ortadan kaldırılması için bizlere ciddi görevler düşmektedir.

Engelli bireylerin yanında olan, maddi ve manevi anlamda tüm ihtiyaçlarına cevap veren kurumların başında gelen KKTC Engelliler Dayanışma Derneği, yürüttüğü projelerle son derece kıymetli bir vizyon ortaya koymaktadır.

Geliştirdiği projeler, engellilerin hayatlarını kolaylaştırdığı gibi yarınlara da ışık tutmakta, ülkemiz için hayati önem arz etmektedir.

KKTC Engelliler Dayanışma Derneği’nin inşasına başlamış olduğu engelliler merkezi ile yardımlaşmadan, gündelik yaşama, eğitimden spora kadar hayata dair her alanda daha etkin çalışmalar yürütülerek özelde engelli bireyler, genelde ise tüm insanlık için mücadele edilmektedir.

Sizler de hayırlara ve bu merkezde sunulan hizmetlere ortak olmak, ülke engellerinin kaldırılması noktasında önemli bir adım atmak istiyorsanız, bu kurumumuzun inşaatına katkı sağlayabilirsiniz.

Hutbemi başta okuduğum ayet ve Efendimizin bir hadisi ile bitirmek istiyorum: “Köre güçlük yoktur, topala güçlük yoktur, hastaya da güçlük yoktur.” (Nur Suresi, 26/61)

Ebû Zer’den nakledildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “…(Âmâya veya yol sorana) yol gösterivermen sadakadır. Gücünle güçsüz birine yardım etmen sadakadır. Konuşmakta güçlük çekenin meramını ifade edivermen sadakadır...” (M21691 İbn Hanbel, V, 152)"