Ara bölgeden "Crans Montana" çağrısı

1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle Lefkoşa’da ara bölgede iki toplumlu etkinlik düzenlendi.

Dünya Sendikalar Federasyonu (DSF) üyesi Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum sendikalar ile İki Toplumlu Barış İnisiyatifi – Birleşik Kıbrıs tarafından organize edilen etkinlik, saat 19.30’da Dayanışma Evi önünde yapıldı.

“Birleşik Federal Kıbrıs”, “İşçi sınıfının safında savaşsız, sömürüsüz bir dünya” pankartlarının taşındığı etkinlikte “Kıbrıs’ta barış engellenemez” sloganları atıldı. Barış şiirlerinin okunduğu etkinlikte konuşmalar yapıldı ve konser verildi.

Etkinliğe aralarında kuzey ve güney Kıbrıs’tan bazı siyasi partilerin temsilcileri, sendikacılar, diğer sivil toplum örgütlerinden temsilciler ve çok sayıda kişi katıldı.

Etkinlikte hazırlanan ortak açıklamanın Rumcası Güney Kıbrıs Solcu İşçi Sendikaları Federasyonu (PEO) Genel Sekreteri Sotirulla Haralambus; Türkçesi ise KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş tarafından okundu.

DSF Genel Sekreteri Pambis Kiritsis’in konuşmasının ardından Kıbrıs Havaları Derneği’nin konseriyle etkinlik sona erdi.

ORTAK AÇIKLAMA

Ortak açıklamada, NATO halkların egemenliğine ve haklarına saygı göstermeyen, emperyalist savaşlarla bağlantılı saldırgan bir örgüt olmakla suçlandı ve “NATO ile müttefiklerinin emperyalist planlarının sonuçlarını neredeyse elli yıldır yaşayan Kıbrıslı emekçiler savaşlarla sınanan tüm halklara desteklerini ifade eder, uluslararası hukuk ihlallerini kınar ve Ukrayna’da barışçıl bir çözüm bulunmasını talep eder.” denildi.

Çözümsüzlüğün yarattığı belirsizlikleri her iki toplumda aşabilmek için sorunun parçası olmamış yeni jenerasyonların barış imgesi altına daha fazla rol almasının liderlerin aksine iki toplumun yakınlaşmasına hız katacağı ifade edilen açıklamada, “Ne kadar zor olursa olsun bizim dönemimiz barış jenerasyonu olmalı, sorunlara çözüm odaklı yaklaşmalı; sorunun değil çözümün parçası olmalıyız.” ifadeleri yer aldı.

“KIBRIS BÖLÜNEMEYECEK KADAR KÜÇÜK”

Kıbrıs’ın bölünemeyecek kadar küçük, herkesi kucaklayabilecek kadar büyük olduğu vurgulanan açıklamada, örgütlerin Kıbrıs sorununa çözüm bulunmasına yönelik görüşmelerdeki durgunluktan ve diyalog yokluğundan duyduğu endişe aktarıldı.

Örgütlerin BM kararlarını ihlal eden, iki taraf arasındaki havayı dinamitleyen ve diyaloğun yeniden başlaması perspektiflerinin altını oyan oldubittilere yol açan hareketlere karşı olduğu da ifade edilen açıklamada, iki lider, Kıbrıs sorununun BM kararlarında belirtildiği şekilde siyasi eşitliğin olacağı iki bölgeli iki toplumlu federasyon çözümüne bağlılıklarını elle tutulur bir biçimde yeniden teyit etmeye çağırıldı.

"GÖRÜŞMELER CRANS MONTANA'DA KALINAN YERDEN BAŞLATILMALI"

“Kıbrıs sorununun çözümü için görüşmeler Crans Montana'da kalınan yerden ve BM Genel Sekreteri’nin çizdiği çerçeve ile bugüne kadar varılan yakınlaşmalar kabul edilerek derhal yeniden başlatılmalıdır.” denilen açıklamada  “Taksimle uzlaşmayacağız.” denildi.

CRANS MONTANA

Haziran 1968'de Beyrut'ta başlayan ve 55 yılı geride bırakan müzakerelerin son ayağı İsviçre'nin Crans Montana kentinde 28 Haziran 2017'de gerçekleşmişti.

Garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'nin de katılımıyla yapılan konferansın üçüncü gününde Crans Montana'ya gelen Genel Sekreter Antonio Guterres, "toprak, siyasi eşitlik, mülkiyet, eşdeğer muamele ile güvenlik ve garantiler" üzerinde bir "paket anlayışı" önerisinde bulundu. İki taraf beş konu başlığında, garantör ülkeler ise güvenlik ve garantiler başlığındaki önerilerini sundu.

Rum tarafı her defasında çeşitli sebeplerle içinde BM önerilerinin de bulunduğu çözüme yönelik adımları reddetti ya da kabul edilmesi mümkün olmayan ön şartlar ortaya koydu.

Kıbrıs Rum tarafının, gerek 5 başlıkta uzlaşmaya yanaşmaması gerekse çözümün uygulanmasının ilk gününden itibaren Ada'da "sıfır asker - sıfır garanti" tutumunu sürdürmesi nedeniyle Guterres konferansın başarısızlıkla sonuçlandığını ilan etti.