Serap İş, Türkiye’den destek bekliyor: Usulsüzlüğün adı kader diyerek kapatılamaz

6 Şubat depreminin birinci yılında Adıyaman’daki İsias Otel’de yitirdikleri kayıplarını anan aileler, yakınları için başlattıkları adalet arayışında, emsal bir karar çıkana kadar mücadele vermeye devam edecek.

MYK Haber’in bir araya geldiği “Şampiyon Melekler"in anneleri, çocuklarına verdikleri söz için kararlılıklarını bir kez daha yineledi.

Kağan Selim'in annesi Serap İş, dava sürecinde Türkiye’de yaşayan insanlardan destek beklediklerini vurgulayarak, yapılan usulsüzlüğün adının “kader” diyerek kapatılamayacağını söyledi.

“DAVA SÜRECİNE ODAKLANDIK”

Aileler olarak, iki amaç için bir dernek çatısı altından bir araya geldiklerini anlatan anne İş, şöyle devam etti:

“Mart ayında biz Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği’ni kurduk. Derneği kurma amacımız birinci olarak çocuklarımızın, kayıplarımızın hukuk mücadelesini vermek, ikinci olarak da onların isimlerini sonsuza kadar yaşatmaktı. Bizim şu an tamamen odaklandığımız tabii ki dava süreci. 2 Ocak'ta sizlerle birlikte Adıyaman'daydık zaten. Çok zor süreç geçirdik orada… Her mahkeme gününde, çocuklarımızın hayatını kaybettiği otelin önünden geçerek, mahkeme salonuna gittik. Birinci gün zaten psikolojik olarak çok büyük yıkımlar yaşadık biz. Sanıkların ifadesini dinledikten sonra onların o fütursuz konuşmaları, tamamen kendilerini kurtarma çabasıyla verdiği ifadeler, bizim acımıza saygı duymamaları, yani o rahatlıkla söylediği ifadeler bizi ilk günden çok yaraladı. Arkasından gelen ikinci gün, aileler biliyorsunuz bizler dinlendik, o en zoruydu aslında. Çünkü bütün ailelerin aslında, yani bunu ifade etmek de benim için çok zor, ama sonuçta biz çocuklarımızı depremde kaybettik, mesela, benim oğlumun uykusu çok hafifti ve ben aylarca uyuyamadım. Acı çekmemiş olması için dua ettim. Yani aklınızın sınırlarını zorlayacak şeyleri düşünerek günler geçirdik biz.”

“TÜRKİYE'DE SESİNİ ÇIKARAMAYAN İNSANLAR İÇİN DE HAK ARAYIŞININ ANLAM KAZANDIĞI BİR DAVA OLACAK”  

Serap İş, yılmadan verecekleri dava sürecinde Türkiye’de yaşayan insanlardan da destek beklediklerini vurgulayarak, emsal bir karar çıktığı zaman, bu davanın onların hak arayışının da anlam kazanacağının altını çizdi:

“İsias davası bütün gözlerin şu an üzerinde olduğu, bizim sesimizi duyurmak için elimizden gelen gayreti, sizlerin desteğiyle göstermeye çalıştığımız, aslında daha fazla kalabalık olup, daha fazla sesimizi duyurmak istediğimiz bir dava. Bizim çocuklarımıza verilmiş bir sözümüz var, onların adaletinin sağlanması konusunda ve biz bu yolda inanılmaz bir şekilde mücadele içerisindeyiz. Hepimiz birlikte hareket ederek ve bu yolda asla yılmayacağız. Yani ben biliyorum ki, İsias davası, emsal dava olduğu zaman, aslında Türkiye'de sesini çıkaramayan, kayıpları olan, binlerce insan için de hak arayışının anlam kazandığı bir dava olacak. O yüzden sesimizin daha fazla gür çıkması için bütün Türkiye'de yaşayan insanların da davamıza destek vermesini bekliyorum ben. Çünkü biz burada davamızın peşinden gidebiliyoruz, ama orada kayıplarından dolayı, yaşadığı yıkımdan dolayı barınma sorunu olan, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan insanların var olduğunu da biliyoruz, ama lütfen onlardan bizim tek isteğimiz var; bu kader değildir, yani deprem coğrafyasında yaşayan insanların depremden hayatını kaybetmesi bir kader değildir. “

“USULSÜZLÜĞÜN ADI KADER DİYEREK KAPATILAMAZ”

Anne İş, Adıyaman’da eski bile olsa pek çok binanın ayakta olduğunu gözlemlediğini belirterek, usule uygun yapılmış olsaydı, İsias Otel’in de yıkılmayacağını kaydetti. Serap İş, şunları dile getirdi:

“Ben Adıyaman'a gittiğim zaman ne yazık ki şöyle bir gerçekle de yüz yüze geldim. Çok eski yapılmış binalar vardı Adıyaman'ın girişinde ve hepsi ayaktaydılar ve ben ilk otele giriş yaptığımda, kalmak için gittiğim otele çok kötü oldum. Koskoca otel ayaktaydı, ama İsias yıkılmıştı ve biz çocuklarımızı o otelde kaybettik. Hemen İsias’ın arkasında bulunan bina, arada 20 metre, 30 metre yok yani arada 1-2 metre var ya da yok, o binalar ayaktaydı. Bu ne demek oluyor; İsias usulüne uygun olarak yapılmış olsaydı, bizim çocuklarımız ölmeyecekti demek oluyor. Yani bu usulsüzlüğün adı kader diyerek kapatılacak bir usulsüzlük değildir asla. Biz bunu kabul etmiyoruz, sonuna kadar da bunun mücadelesini vereceğiz hepimiz."

İSİAS DAVASI

Adıyaman'da, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerde yıkılan ve 35’i Kıbrıslı Türk sporcu ve öğretmenlerden oluşan kafilenin yanı sıra toplam 72 kişiye mezar olan İsias Otel’e ilişkin dava 4-7 Ocak tarihlerinde görüşülmüş ve ara karar açıklanmıştı.

Adıyaman 3’ünün Ağır Ceza Mahkemesi’nde dört gün süren duruşmalar sonunda tutuklu olan 11 sanıktan 5’inin, “Ahmet Bozkurt, Efe Bozkurt, Erdem Yıldız, Halil Bağcı ve Mehmet Fatih Bozkurt’un” tutukluluk halinin devamına; adli kontrolle serbest olan 6 sanık, “Bilge Açık, Hasan Aslan, Mehmet Göncüoğlu, Seda Zeren, Şule Özbek ve Ulviye Bozkurt’un” durumunun da aynen devam etmesine karar verilmişti. Mahkeme kararına göre, bir sonraki duruşma 26 Nisan 2024’te yapılacak.