Atan ve Serdaroğlu'ndan "jurnalci" ve "truva atı" suçlamalarına yanıt

14 Mayıs 2025

A
A

Kamu-Sen Başkanı Metin Atan ve Hür-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, başörtü tüzüğü mücadelesinin geldiği noktada, kendilerine yönelik yapılan suçlamalara yanıt verdi.

ZgotmplZ
Metin Atan (solda), Ahmet Serdaroğlu
MYK

Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (Kamu-Sen) Başkanı Metin Atan ile Kamu İşçileri Sendikası (Kamu-İş) ve Hür İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş) Başkanı Ahmet Serdaroğlu, dün akşam Ada TV'de, MYKibris.com Haber Müdürü Ramazan Adnan'ın sunumuyla ekrana gelen "Masada" programına katılarak, Disiplin Tüzüğü’ne karşı verilen mücadele ve son dönemde ortaya çıkan fikirsel ayrılıklara ilişkin açıklamalarda bulundu.

Atan ve Serdaroğlu, haklarında yapılan “jurnalci” ve “truva atı” şeklindeki suçlamalara da yanıt verdi.

"BEN ZATEN SÖYLEYECEĞİMİ SÖYLÜYORUM"

“Benim Ankara'yla ilişkilerim var, her sendikanın var. Diğer sendikaların da Rum tarafındaki sendikalarla var.” diyen Ahmet Serdaroğlu, şöyle devam etti:

“Türk-İş’in Başkanlar Kurulu üyesiyim, Ankara'ya gider gelirim. Ama ben bilgi niye taşıyayım, ben zaten söyleyeceğimi söylüyorum. Ben AK Parti'nin ve buradaki hükümetin doğru zeminde ilişki kurmadıklarını düşünüyorum ve bunu söylüyorum. Bizim siyasiler korkar ama ben korkmam, ben söyleyebilirim.  Bugün AK Parti'dir, yarın bir başkası olur. Kıbrıs'la ilgili politikasını yanlış yönde uyguluyorsa, biz bunu Türkiye'nin tamamına mal edemeyiz. Benim söylediğim budur. Bundan dolayı truva atı benzetmesi yaptılar. Girdim içlerine de dağıttım kendilerini… Ne münasebet. Benim 17 bin kişinin önünde söylediğim sözleri kimse bugüne kadar söylemedi. Bunu söyleyenler şimdi neden gelmez Asgari Ücret Mahkemesi’ne?”

"GİRERKEN İYİYDİK DE ŞİMDİ Mİ KÖTÜ OLDUK?"

Kamu-Sen Başkanı Metin Atan da şunları kaydetti:

“Bu büyük bir suçlamadır, çünkü bizim oradaki birlik beraberliğimizi, girerken iyiydik de, çıkarken mi böyle durumlara düştük. Aslında çıkmadık yani. Eylemlerin yavaşlamasına, bizim hassasiyetlerimize dokunulduğu için uzak durmamıza diyeyim, girerken iyiydik de, şimdi bu durumda mı jurnalcilik oldu ya da ajan olduk? Bunun yazanın da hangi zihniyette olduğunu da biliyoruz. O söylemlere evet üzülürüm çünkü doğru bilgi olmadığı için, toplumuza öyle bir şey var ki, ne duyarsa onu yorumlar ama o kişiyi tanısa bilse, böyle bir şey olmayacağını anlar. Üzüldüm de. Biz ‘Türkiye Cumhuriyeti bizim kırmızı çizgilerimiz’ dediğimiz zaman bile, bize tepki koyanlar da vardı bu arkadaşlardan. Ama biz toplum olarak saygılı ve hoşgörülüyüz ve her fikre de zikre de saygı göstermesini biliriz. Biz kime ne bilgi götürdük ya da kime ne yapıldı da, haklı bir şeyler söyledi, bize onu da söylesinler. Ben öğretmen sendikalarına teşekkür de ediyorum. Çünkü eylem sürecinde biz birlikteydik ama fikirlerimiz bazı konularda uymayabilir. Biz götürmeye çalıştık ve ben yine söylüyorum bu türban konusunda, 18 yaş konusunda biz yine birlikteyiz, bir sıkıntı yok, ama eylem ve söylem olaylarında ‘Yokuz’ dedik.”

"DİSİPLİN TÜZÜĞÜ İLE İLGİLİ DE DURUŞUMUZ NETTİR."

Kamu-İş ve Hür İşçi Başkanı Ahmet Serdaroğlu, tüzük konusunda aynı noktada olduklarına vurgu yaparak, bundan sonraki sürece ilişkin tutumlarını şöyle anlattı:

“Bundan sonraki süreçte toplum olarak birbirimizi iyi anlamamız gerekir. Kıbrıs Türkü olarak sınavdan geçiyoruz. Artık ne istemimize karar vermemiz gerekiyor. Türkiye ile ilişkilerimizin de iyi olması gerekir. Türkiye’nin de dayatma yapmaması gerekir. Buradaki siyasiler Türkiye ile iyi ilişki kuramadı, buradaki toplumu doğru anlatamadılar. Mücadele ettiğinde, eylem ve grev yaptığında bunların gözünde Rumcu ya da vatan haini oluyorsun. Böyle siyasiler bize lazım değil. Siyaset toplumun faydasına yapılır. Türkiye ile doğru zeminde, doğru ilişkileri kurabilecek siyasi ve liderlere ihtiyaç vardır. İnanıyorum ileriki süreçte toplum olarak bunu inşa edebilir. Hür-İş olarak güçlünün değil haklının yanındayız her zaman. Disiplin Tüzüğü ile ilgili de duruşumuz nettir. Başında ne söylüyorsak şu anda da aynıdır. Eylemler ve söylemler bu doğrultuda devam ettiği sürece biz varız.”

"BİR KURAL VAR, SEN YÖNETEMEZSEN BİRİLERİ GELİR SENİ YÖNETİR”

Kamu-Sen Başkanı Metin Atan ise kimsenin bu toplumu ayrıştırmayı başaramayacağını vurgulayarak, yöneticilerin yapıcı adımlar atması gerektiğini belirtti. Atan, şunları kaydetti:

“Hükümetler samimi olacak, halkını sevecek ve çıkardığı kararlar halkın menfaatine olacak. Hükümetler gelip geçicidir ama Türkiye Cumhuriyeti kalıcıdır. Bizim laik bir yapımız var, Atatürkçü zihniyetimiz var. Kimsenin bunu bozmasını istemeyiz, bozamaz da lazım. Bu ülkeyi bölmek için yarışanlar da var. Türkiyeli vatandaşlarımıza bizi küstürmeye, kırdırmaya çalışıyorlar, buna da müsaade etmeyeceğiz. Sendika adına bu duruşu sergilemeye devam edeceğiz, hükümetin de sorunların çözümü için sendikalarla diyalog ve istişarede bulunması gerekir. Yoksa karanlık bir noktaya gidiyoruz. Bunun sorumlusu da bizi yönetenler olacak. Bir kural var, sen yönetemezsen birileri gelir seni yönetir.”

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar