"Yazılıyı geçsinler, sözlüde gereken desteği vereceğiz" sözlerine siyah çelenkli protesto

9 Eylül 2025

Güncelleme: 9 Eylül 2025

A
A

Başbakan Üstel’in KHK sınavlarına giren gençlere yönelik "Yazılıyı geçsinler, sözlüde gereken desteği vereceğiz" sözlerine sendikalar Başbakanlığa siyah çelenk bırakarak tepki gösterdi.

ZgotmplZ MYK

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (Kamu-Sen) ve Kamu İşçileri Sendikası (Kamu-İş), bugün Başbakanlık önünde basın açıklaması yaptı ve siyah çelenk bıraktı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel, hafta sonu Gazimağusa’daki bir toplantıda, “Kamu Hizmeti Komisyonu sınavlarında partili gençler yazılı sınavı geçsin, sözlüde Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar ile gereken yardımı yapacağız." ifadelerini kullanmıştı. 

Üstel gelen tepkiler üzerine dün yaptığı açıklamada ise, sözlerinin torpil imasıyla çarpıtıldığını belirterek, amacının yazılı sınavı geçen gençlerin sözlüde daha rahat ve özgüvenli olmalarını sağlamak olduğunu dile getirmişti.

Sendikaların Başbakanlık önündeki eylemine Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası da (El-Sen) destek verdi.

Sendika başkanlarının açıklaması sonrası siyah çelenk Başbakanlık kapısına asıldı.

"BU KADAR İTİBARSIZLAŞTIRMA OLAMAZ"

Eylemde ilk sözü alan Kamu-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, "Ülkede fırsat eşitliği diye bir şey vardır, işe girmelerde sınavlar olur ve KHK tarafından düzenlenir. Seçim döneminde, seçim gezilerinde Başbakan ile Tatar anlamsız şeylere imza atmaya devam ediyorlar . 'Sözlüde torpil işleyecek diyor.' Başbakan. Kendi oy istediklerinden; 'Gerisini merak etmeyin.' diyor, 'Cumhurbaşkanı ile her şeyi halledeceğiz.' diyor. Bu kadar itibarsızlaştırma olamaz. Kurum kuruluşlar bırakmıyorlar. Cumhurbaşkanlığının böyle bir şeyde olmasını kınıyoruz." dedi. 

"BARİ ANNE BABALARA SAYGINIZ OLSUN"

KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş ise konuşmasında, "Burada kamuda yetkili 5 sendika ile El-Sen var. Üstel, 'sözlerinin çarptırıldığını' iddia ediyor. Başbakan çıkıp dedi ki; 'Yazılı geçince, sözlüyü halledeceğiz.' Artık gözümüzle gördüğümüze de inanmayacağız. Gençler yazılı sınavı geçseniz de sendikalar olarak o sınavda gözlemci olacağız. 20 senedir olduğu gibi yine o masada olacağız. Ünal Üstel, KHK'nın nasıl işlediğini bilmiyorsa Ömer Köseoğlu'ndan bilgi alabilir. Bu ülkede bizce insan, evladını okutarak, dirsek çürüterek evladının meslek sahibi olması için çabalıyor, bari anne babalara saygınız olsun. Sizi protesto ediyorum." ifadelerini kullandı. 

"ÜLKEMİZ BARIŞ VE ÇÖZÜM İLE BU BATAKLIKTAN KURTULABİLİR"

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem de, "KTOEÖS, bu bataklığın ülkede oluşturulmasını protesto etmek için burada. Şuanda yaşananlara, bu kurulan siyaset-seçim-mafya düzenini demokratik ilkeleri yok saymasına hep birlikte sesimiz çıkarmalıyız. Uluslararası hukukunun dışında tutulan ülkemiz barış ve çözüm ile bu bataklıktan kurtulabilir." şeklinde konuştu.

"TATAR'DAN BİR AÇIKLAMA BEKLERDİK"

Kamu-Sen Başkanı Metin Atan ise, "Bizim ne kadar eşit liyakatlı şekilde bir duruşumuz olsa da, KHK her şeye alet edilmeye çalışılıyor. Tatar ile birlikte Üstel'in açıklamasını kabul etmiyoruz. Tatar'dan bir açıklama beklerdik. Her çıkan söz bu ülkenin sıkıntılarını artırıyor. Seçim yasaklarına bir gün kala tabanca izinleri verildi. Yağma yok. Ağzınızdan çıkanları kulağınız duyacak. Sağdan soldan, insanlar bölerek seçime gidiliyor." ifadelerini kullandı.

"BAŞBAKANIN SÖYLEDİĞİ DÜŞÜNCELERİNİN DİLE DÖKÜLMESİDİR"

KTAMS Başkanı Güven Bengihan da konuşmasında şunlara yer verdi:

"Aslında başbakanın söylediği düşüncelerinin dile dökülmesidir. 1974'ten kalma ganimet kültürü ile hareket ediyorlar, bu bir skandaldır. Dünyanın herhangi bir yerinde bunu söyleyen kişi özür diler ve istifa eder ancak burada sıradanlaştı. Biz bu zihniyete karşı bu ülke için gayret çeken sendikalar olarak, onların zihniyeti dillerine dökülse de toplumun aleyhine olan zihniyete karşı hep birlikte mücadele edeceğiz. KHK'da ilk 20'ye girenlerin alınması zorunludur. Ne başbakan, ne cumhurbaşkanı ne de Köseoğlu buna müdahale edebilir. Bunu da sendikalar yaptı. Kimseye altın tepside sunulmadı. Ne işe aldıkların, ne tabanca ruhsatlılar, ne de AKP'li görevliler; hiçbiri kurtaramayacak seni sayın Tatar. İşte bu zihniyete karşı mücadele edeceğiz. 19 Ekim'de kendi geleceğimizi belirleyeceğiz. Fırsat eşitliğinden yanayız ve bu zihniyeti sandığa gömeceğiz, eğer gömmezsek de bizim ayımızdır." 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar