Rumlar'dan BM'ye, Türkiye'yi şikayet eden mektup

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) Birleşmiş Milletler (BM) nezdindeki temsilciliği, Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ın hava sahası ve karasularını ihlal ettiği iddiasıyla BM Güvenlik Konseyi’ne mektup sundu.

BM Güvenlik Konseyi Başkanı, Güney Kıbrıs Daimi Temsilciliği'nin 8 Aralık tarihli mektubunu konsey üyelerine dağıttı.

Rum basınında yer alan haberlere göre mektupta, Türkiye tarafından temmuz ve ağustos aylarında 328 hava sahası ve 16 karasuları ihlali kaydedildiği, hava sahası ihlallerinin bir kısmının Türk SİHA’ları ile silahlı savaş uçakları tarafından gerçekleştirildiği öne sürüldü.

Rum tarafı, bu eylemlerin Güney Kıbrıs’ın egemenliğini, bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü ihlal ettiğini, Türkiye’nin BM Şartı ve uluslararası hukuku “açıkça hiçe saydığını” savundu. Ayrıca Ercan (Tymbou) Havalimanı ile Gazimağusa ve Girne limanlarının ticari amaçlarla işletilmesi “yasa dışı” olarak nitelendirildi.

Mektupta, Türk tarafının tampon bölgeye neredeyse her gün giriş yaptığı, Kuzey Kıbrıs'taki bölgelerde askeri altyapıyı güçlendirdiği ve bunun adadaki güvenlik ortamını zedelediği iddia edilerek, bu durumun, müzakerelerin yeniden başlamasına yönelik çabaları da olumsuz etkilediği ileri sürüldü.

Buna rağmen Rum tarafı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin ile yakın iş birliği içinde çalışmaya, "siyasi eşitliğe dayalı iki toplumlu, iki bölgeli federasyon temelinde" çözüm müzakerelerinin yeniden başlatılmasına bağlı olduğunu da mektupta vurguladı.

Güney Kıbrıs’ın BM Daimi Temsilciliği, mektup ve ekindeki belgelerin, Kıbrıs meselesi başlığı altında BM Genel Kurulu’nun 80’inci Dönemi ile Güvenlik Konseyi’nin resmî belgeleri olarak dağıtılmasını talep etti.

Guterres, temmuz ayında kaleme aldığı BM’nin Kıbrıs’taki Barış Gücü’nün (UNFICYP) durumu hakkındaki son raporunda, adanın tampon bölgesi boyunca “her iki tarafça da endişe verici sıklıkta askeri ihlaller” kaydedildiğini yazmıştı.

Buna rağmen, bu sıklığın “önceki döneme kıyasla bir miktar daha düşük” olduğunu belirten Guterres, ancak “tampon bölgenin bütünlüğünün aşınmasına yönelik endişe verici uzun vadeli eğilimlerin ve BM’nin yetkisine yönelik süregelen kayıtsızlığın her iki tarafta da devam ettiğini” vurgulamıştı.