Milli Eğitim bütçesi 9 vekilin eleştiri yağmurunun ardından kabul edildi

4 Ocak 2023

Güncelleme: 5 Ocak 2023

A
A

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, Milli Eğitim Bakanlığı bütçesini 4 milyar 142 milyon 368 bin 200 TL olarak oy çokluğuyla onayladı. 9 vekilin söz aldığı görüşmelerde, eleştirilere ve sorulara Bakan Çavuşoğlu yanıt verdi.

ZgotmplZ

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda 2023 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı görüşmeleri sürüyor.

Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman), Mahkemeler, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı ve Dışişleri Bakanlığı ardından 4 milyar 142 milyon 368 bin 200 TL'lik Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi de oy çokluğuyla onaylandı.

CTP milletvekili Filiz Besim, Şifa Çolakoğlu, Salahi Şahiner, Fide Kürşat, Fazilet Özdenefe, Biray Hamzaoğulları ve Erkut Şahali ile Bağımsız Milletvekilleri Jale Refik Rogers ve Ayşegül Baybars bütçe üzerine söz alıp, eleştiri ve önerilerini sıralarken, Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu vekillere toplu yanıt verdi.

FİLİZ BESİM

CTP Milletvekili Filiz Besim, Eğitim Bakanlığı’nın Maliye Bakanlığı’ndan sonra ikinci en büyük bütçeye sahip bakanlık olduğunu ancak bütçedeki giderlerin çoğunun personelle ve müşavirlerle ilgili olduğunu savundu.

CTP Milletvekili Filiz Besim

Ülkenin nüfus politikasının bir an önce ele alınması gerektiğini kaydeden Filiz Besim, “Ülke bambaşka bir yere gidiyor. Her sınıfta Türkçe bilmeyen 4-5 öğrenci var. Bu sorunu bile çözemiyor, plan yapamıyoruz….” dedi.

Besim, okullardaki öğretmen eksikliğinin geçici öğretmenlerle giderildiğini, boşlukların torpille doldurulduğunu savundu.

Yükseköğrenimle ilgili de konuşan, hükümet ve devlet bacağında yükseköğrenim kurumlarını kimin yönettiğiyle ilgili ciddi kafa karışıklığı yaşadığını belirten Filiz Besim, YÖDAK’la ilgili sorunları kimin çözeceğini sordu, “Bu alandaki denetim, planlama ve takipte ciddi sorunlar var.” dedi.

Besim, yükseköğrenimde kaliteli ve diplomalı işsizler yaratıldığını da kaydederek, insanların iş bulabileceği başka yerlere gittiğini, bunun için de plan ve programlamaya gerek olduğunu vurguladı.

Ülkede 40 bin yükseköğrenim öğrencisinin sınıfa girmediğini, pasif durumda olduğunu belirten Filiz Besim, “Bu durum birçok sorunun temeli olarak karşımızda duruyor.” dedi.

Besim, Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’na, “Yükseköğrenim kurumlarının geleceği nasıl devam edecek? Siz bu durumdan memnun musunuz? Bunu düzeltmek adına ne gibi programlarınız var?” sorusunu yöneltti.

ŞİFA ÇOLAKOĞLU

CTP Milletvekili Şifa Çolakoğlu konuşmasında, Eğitim Bakanlığı'nın bütçesinin rakamsal olarak tatminkar göründüğünü ancak yapılması gerekenler açısından yetersiz olduğunu söyledi.

CTP Milletvekili Şifa Çolakoğlu

Çolakoğlu, “Okulların nerdeyse tamamı tadilata, bakıma ve teknolojik olarak desteklenmeye muhtaç.” şeklinde konuştu.

İlkokuldan başlayarak tüm okullarda rehberlik öğretmeni ihtiyacının giderilmesi gerektiğini de belirten Şifa Çolakoğlu, denetmen eksikliğinden de söz etti.

KKTC’nin laik bir ülke olduğunu, eğitimin de bu yönde verildiğini vurgulayan Çolakoğlu,  Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitimin denetiminden sorumlu olduğunu vurguladı.

Şifa Çolakoğlu, “Eğitimi düzeltmedikçe düzeltebileceğimiz şeyler sınırlı kalır. Eğitime önem vermeliyiz. Nüfus sayımının da bir an önce yapılması önemli.” dedi.

JALE REFİK ROGERS

Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers, devlet okullarında ciddi alt yapı eksiklikleri olduğunu ancak Eğitim Bakanlığı bütçesinin giderleri karşıladığını söyledi.

Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers

Ülkede ara eleman ve zanaatkar eksikliği de yaşandığını belirten Jale Refik Rogers, gençlerin yüzde 75’inin üniversiteye gitmeyi tercih ettiğini, bu nedenle de işsizlik yaşandığını kaydetti.

Çıraklık için ayrılan bütçenin komitedeki tartışmalar sonrasında 1 milyon TL’den 2 milyon TL’ye çıkarıldığını kaydeden Rogers, özel eğitimle ilgili de konuştu.

Jale Refik Rogers, Özel Eğitim Yasası’nın geçtiğini ancak yasanın gereğinin yapılması için bütçe ayrılması gerektiğini belirterek, özel eğitimde ayrılan bütçenin yeterli olmadığını söyledi.

Rogers, özel eğitimin devlette 4 yaştan itibaren başladığını, erken tanı ve desteğin önemli olduğunu belirterek, bu konunun ele alınmasını istedi, “Her 100 çocuktan birine otizm tanısı konuyor. Bu küçümsenemeyecek bir rakam.” dedi.

Psikolojik desteğe erken yaşlardan ihtiyaç olduğunu ifade eden Jale Refik Rogers, rehber öğretmenlerin ilkokulda görevlendirilmesi gerektiğini söyledi.

SALAHİ ŞAHİNER

CTP Milletvekili Salahi Şahiner Genel Kurul’da Eğitim Bakanlığı bütçesi üzerine söz aldı. Şahiner, bütçeyi “Eğitim Bakanı’nın ayağını kaydırmak için hazırlanan bir bütçe” sözleriyle niteledi.

CTP Milletvekili Salahi Şahiner

Şahiner, bu yılın ekonomik olarak çok zor geçeceğini de söyleyerek, Türkiye’deki ekonomik değerlendirmelere değindi.

Salahi Şahiner, öğretmen eksikliğiyle ilgili konuşarak, belediye seçimlerinde UBP adaylarının insanlara "Ben geçici öğretmen olarak atanmanız için bakanla konuşurum" sözü verdiğini savundu.

Eğitim sisteminin güncellenmesi gerektiğini de söyleyen Şahiner, bu sistemle Z kuşağına eğitim verilemeyeceğini ifade etti.

CTP Milletvekili Salahi Şahiner, meslek liselerinden mezun olacakların iş hayatına dahil olabilmesi için bir plan olduğunu belirterek, bunun hayata geçirilmesinin takipçisi olacaklarını vurguladı.

Şahiner, yükseköğrenimle ilgili de konuşarak, YÖDAK’la ilgili gereğinin yapılması gerektiğini, bu kurumla ilgili gündem getirilenlerin kabul edilemeyeceğini söyledi.

Salahi Şahiner, KKTC’deki yükseköğretimde çığır açacak bir çalışma yapıldığını ancak strateji ve eylem planıyla ilgili bu çalışmanın 3 yıldır sonlandırılmadığını, bütçede bunun için bir kalem de göremediğini söyledi.  

FİDE KÜRŞAT

CTP Milletvekili Fide Kürşat, Eğitim Bakanlığı bütçesi üzerinde konuşarak, “Eğitim Bakanlığı için ayrılan bu kadar büyük bir bütçenin sadece yüzde 8.34’ü eğitim hizmetlerine gidecek. Bu payın tamamı da eğitimin gelişimi için değil.” dedi.

CTP Milletvekili Fide Kürşat

2022’nin eğitimde yaraları sarma yılı olması gerektiğini ancak bunun yapılamadığını ifade eden Kürşat, bu bütçeyle 2023’ün eksikliklerinin de giderilemediğini söyledi.

Fide Kürşat, mesleki eğitimde, genel eğitimde, yükseköğrenimde çağdaş bir vizyon da göremediklerini, bütçede bununla ilgili kalem de olmadığını belirtti.

Özel eğitim konusunda da konuşan Kürşat, bütçede özel eğitimle ilgili rakamın eksiklikleri karşılamaktan uzak olduğunu söyledi.

Fide Kürşat, 18 yaş altındaki çocuklara dini eğitim verilmesi konusunda Eğitim Bakanı’ndan açıklama beklediklerini söyleyerek, bunun bir toplum mühendisliği olduğunu savundu.

Kürşat, “Bu toplumda neler oluyor? Kıbrıs Türk toplumu laik bir toplumdur ve eğitim, Eğitim Bakanlığı’nın gözetiminde olur.” dedi.

2023 bütçesinde tam gün eğitime geçilecek bir kaynak olmadığını da söyleyen Kürşat, YÖDAK konusuna da değindi, “Bu sorunlar devam edecek gibi görünüyor.” şeklinde konuştu.

FAZİLET ÖZDENEFE

CTP Milletvekili Fazilet Özdenefe de bütçeye ilişkin yaptığı konuşmada, okulların, bakımı, temizliği, güvenliğinin, çocukların sağlığı ve geleceği açısından önemli olduğuna işaret ederek, çocukların ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı, hademe sıkıntılarını anımsattı ve sorunların çözülüp çözülmediğini sordu.

CTP Milletvekili Fazilet Özdenefe

Özdenefe, okul binalarının bakımı, sınıflardaki kalabalık, çocukların dil bilmemesi gibi konulara değinerek, Bakanlığın bu gibi sıkıntılara ciddi şekilde eğilmesi gerektiğini kaydetti. 

Milli Eğitim Bakanlığı bütçesine değinen Özdenefe, bütçenin, eğitimin gelişimi ve yatırımı için yetersiz olduğunu kaydetti, eğitim sistemi ve tam gün eğitim ile ilgili planlamanın ne olduğunu sordu.

Bakanlığın özel okulları sistemin dışındaymış gibi değerlendirdiğini ifade eden Özdenefe, Bakanlığın kamu  ve özel okulları aynı mevzuata uygun şekilde planlaması gerektiğini belirtti. 

BİRAY HAMZAOĞULLARI

CTP Milletvekili Biray Hamzaoğulları da, eğitimde Karpaz bölgesinin sorunlarının ayrı bir sorun olduğunu ifade ederek, okullarda yaşanan sorunları anlattı.

CTP Milletvekili Biray Hamzaoğulları

Hamzaoğulları, bütçe üzerine değerlendirmeler yaptığı konuşmasında, İskele Karpaz bölgesindeki okulların öğrenci sayılarına göre birleştirilmesi ve yapılması gerekenlerin üzerinde durdu.

Hamzaoğulları, Bakanlıktan gereken adımları atmasını beklediğini ifade etti. 

AYŞEGÜL BAYBARS

Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars da, Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili hep aynı konuşmaların yapıldığını, bina, sistem, hademe gibi sorunların dile getirildiğini ancak hiçbir şeyin değişmediğine işaret ederek, önemli olanın eğitimde gelinen nokta olduğuna işaret etti. 

Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars

Bütçeye baktıklarında eğitimi geliştirecek kaynak görmediğini kaydeden Baybars, Bakanlığın, bireylerin gelişmesi, topluma yararlı bireyler yetiştirilmesi, eğitimin denetlenmesi, eğitimde boşluk bırakmaması gibi görevleri olduğunu kaydetti. 

Değerler eğitiminin ülke için, bireyin gittiği yer için önemli olduğunu ifade eden Baybars, ülkede gelinen noktada, eğitimin her alanda eksikliğinin görüldüğünü belirtti.

Baybars, Bakanlığın, eğitim şurasını yapıp yapmayacağını da sordu, yüksek eğitime gereken değerin verilmesi, ülkede eğitim gören öğrencilerin denetlenmesi gerektiğini vurguladı. 

ERKUT ŞAHALİ

CTP Milletvekili Erkut Şahali de, öğretmenlerin, hayırseverlerin eğitime katkısının değerini çok iyi bildiklerini, Milli Eğitim Bakanlığına ayrılan bütçenin, çok az bir kısmının okulların bakımına ayrıldığını, yeni okul yapımına kaynak ayrılmadığını ifade ederek, bunu “ayıpladıklarını” kaydetti.  

CTP Milletvekili Erkut Şahali

Şahali, tek olumlu kaynağın çıraklık eğitimine ayrılan kaynak olduğunu ifade ederek, uzman birey yetiştirmenin ülkenin geleceğinin üretken ve güvenli olması bakımından önemli olduğunu vurguladı. 

Bütçeyi ve temel eğitime ayrılan bütçeyi kalem kalem değerlendiren Şahali, okulların bakımının, öğrencilerin sağlığı için şart olduğunu kaydetti. 

Sınıf sayısının artırılması çalışmalarının yanı sıra okullarda kullanılmayan alan bırakılmaması, mesleki eğitimin ön plana çıkarılması, yerli iş gücüne katkı sağlanmasının önemine işaret eden Şahali, DAÜ ile LAÜ’ye de değindi. 

Devlet katkısı açısından bu üniversitelerin diğer üniversitelerden ayrı tutulması gerektiğini, çünkü devlet açısından bunun önemli olduğunu ifade eden Şahali, DAÜ’ye TL olarak hazırlanan devlet katkısının az olduğunu ve büyük bir bütçe açığı oluştuğunu kaydetti. 

Şahali, DAÜ’nün doğru ellerle yönetilmesi gerektiğini, devletin buna eğilmesi gerektiğini, çünkü yönetim değişikliği sonrası DAÜ’de büyük bir bütçe açığı oluştuğunu ifade ederek, rakamlarla bilgi verdi, DAÜ’de bu dönem  16 bin 135 kayıt yapıldığını kaydetti.

Öğrenci takibinin önemine de işaret eden Şahali, ülkeye “öğrenci” adı altında gelip, kayıt dışı yaşayanların, her türlü alanda sorun yarattığını kaydetti, üniversitelerin kalitesini düşürdüğünü söyledi.

Uzmanlık eğitimi ile ilgili görüşlerini de paylaşan Şahali, uzman hekim adaylarına yönelik ödeneklerin eşit bir şekilde verilmesinin önemine işaret etti.

Burslar konusuna da değinen Şahali, “maaş nitelikli” bursların gününde ödenmesi gerektiğini kaydetti.

18 yaş altı eğitime de değinen Şahali, KKTC Anayasası'nın gerekli düzenlemeyi yaptığını ve devletin bunu koruması, bazı derneklerin bazı girişimlerini de denetlemesi gerektiğine dikkat çekti, uzaktan eğitime ayrılan katkıyı eleştirdi.

NAZIM ÇAVUŞOĞLU

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, son sözü olarak, katkı koyan milletvekillerine teşekkür etti ve soruları yanıtladı. 

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu

Çavuşoğlu, konuşmaların sadece eksikliklere odaklı olduğunu ve moralsizlik pompaladığını, bu dönemde neler yapıldığının da konuşulması gerektiğini  belirtti.

Sedat Simavi Meslek Lisesi’nin İstanbul Tekno Fest’e birinci geldiğini, hizmet içi eğitimlerin arttığını denetim ve müfettiş sayısının arttığını ve altyapı çalışmalarının da arttığını kaydeden Nazım Çavuşoğlu, bu süreçte yapılan ve yapılması planlanan okullar, eklenen derslikler ve laboratuvarlar hakkında bilgi verdi,  tüm okullarda internet sorununu çözdüklerini söyledi.

Çavuşoğlu, bütçe içerisinde kalemleri açıklayarak, kendi parasıyla okul yapmak isteyen insanları sevgi ve saygıyla selamladığını, okul yapmak isteyen başka yatırımcıların da  olduğunu ifade etti ve son yıllarda hiç olmadığı kadar okulun yapıldığına dikkat çekti. 

Öğretmenler ve okul aile birliklerinin özverilerinden bahseden Nazım Çavuşoğlu, bu süreçteki tüm katkılarından dolayı teşekkür etti.

Tam gün eğitime ilişkin sorulara yanıt veren İçişleri Bakanı Çavuşoğlu, tam gün eğitime geçmeden önce yapılması gerekenlere ilişkin daha önce çok konuştuğunu ancak gelinen noktada verilen ders sayısının dünya eğitim seviyesine göre yeterli olmadığını vurguladı.

Çavuşoğlu, “Eğitimde geldiğimiz seviye küçümsenemez. Ancak devlet tarafından verilen kısımlarında eksiklikler vardır.” dedi ve desteğe ihtiyaç duymadan bir eğitimin verilmesi gerektiğini kaydetti.

Nazım Çavuşoğlu 2023-24 eğitim-öğretim yılında minimum 2 günle tam gün eğitime geçmeyi planladıklarını dile getirdi. 

Temizlik hizmetlerinin devlet tarafından taşeron olarak alındığını ancak geçen yıl geç ihale sonucu geciken ödemelere ilişkin bir kriz oluştuğunu hatırlatan Çavuşoğlu, herkesin girilen mahkeme sürecine saygı duyduğuna ve sürecin normalleştiğine işaret etti.

Nazım Çavuşoğlu, Türkçe bilmeyen öğrenciler için çok sayıda öğretmene Türkçe dili öğretim dersi verdiklerini ancak bunun yeterli olmadığını gördüklerini, bunu bilimsel bir zeminde, üniversitelerle iş birliği içerisinde bir yolla çözmeye karar verdiklerini, 6 Ocak’ta yabancı öğrencilere ilk seviye tespit sınavı yapılacağını ve bunun ardından bir planlama yapacaklarını bildirdi.

YÖDAK’la ilgili konuşan Çavuşoğlu, ülkede özerlik konusunda zafiyetler olduğuna inandığını belirterek, Milli Eğitim Bakanlığı’nın YÖDAK’a bir şey söyleme yetkisi olmadığını ancak YÖDAK’ın yüksek öğrenimi denetleme noktasında tartışılır durumda olmasının kabul edilebilir olmadığını kaydetti ve YÖDAK’ın derhal kuruluş ilkelerine dönmesi gerektiğini söyledi. 

Aktif ve pasif öğrenci sayısını yakın zamanda açıklayacaklarını belirten Bakan Çavuşoğlu, meslek edinimine ilişkin Mesleki Teknik’in uzun bir yolda yürüdüğü, Esnaf ve Zanaatkarlar Odası’yla yürüttükleri iş birliğinin ülke geneline yayma fikrinde olduklarını söyledi.

DAÜ ile ilgili endişelerini yineleyen Nazım Çavuşoğlu, DAÜ’de gelir-gider dengelemesinde büyük problem olduğunu, görüşlerinin kurumların kendi ayakları üzerinde durması yönünde olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, DAÜ’nün giderlerini toparlama ihtiyacı olduğunu vurguladı. 

Yıl içerisinde, öğretmen eksikliği yaşanmadığını ve münhallerin zamanında yapıldığını, rehberlik hizmetlerinin ilkokullara getirilmesi için yasa çalışmalarının olduğunu duyuran Nazım Çavuşoğlu, “Uzlaşamayacağımız bir nokta yoktur. Hedefimiz ortaktır. Birlikte çalışırsak arzu ettiğimiz nesilleri yetiştireceğiz.” dedi. 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar