AİHM yargıcı Başhakim Zeka Bey'e vefa

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) yargıcı Başhâkim Zeka Bey, ölümünün 39'uncu yıl dönümü dolayısıyla doğduğu köy olan Balalan’daki büstü önünde düzenlenen anma töreninde anıldı.

Törene Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da katıldı. 

Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre Tatar törende yaptığı konuşmada, Zeka Bey’in uluslararası camiada Kıbrıs Türkü’nü temsil ettiğini ve Kıbrıs Türkü’nün gurur kaynağı olduğunu söyledi. Merhum Zeka Bey ile sohbet etme fırsatı bulduğunu ve bu sohbetlerinin kendisi için değerli anılar olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Zeka Bey’i rahmetle andı.

Tatar törende, “Bu adayı Rum-Yunan ikilisine hediye etmek ve ENOSİS’i gerçekleştirmek için Akritas Planı’nı organize edenler karşısında Zeka Bey’in söyledikleri vardır. Zeka Bey, Kıbrıs’ta Kıbrıs Türk halkının en az Rum halkı kadar egemen olduğunu, en az Rum halkı kadar bizlerin de bu coğrafyada, bu adada yaşam hakkımız olduğunu haykıran bir kişiydi.” dedi. 

Zeka Bey’in Kıbrıs Türk halkının hak ve hukukunu savunan,  Kıbrıs’ta iki ayrı halk olduğunu belirten, Kıbrıs Türk halkının Rumlarla ancak eşitlik temelinde bir antlaşmada buluşabileceğini söyleyen bir kişi olduğunu aktaran Tatar, Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askerinin adadaki varlığının devamının Kıbrıs Türk halkı için önemine vurgu yaptı.

BAŞHAKİM ZEKA BEY KİMDİR?

Başhakim Mehmet Zekâ Bey, 1903 yılında Balalan köyünde doğdu.

İlkokul ve ortaokul tahsilini Mehmetçik’te tamamlayan Zekâ Bey, Lefkoşa’da lise ve daha sonra İngiliz okulundan mezun oldu.

1927 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra avukatlığa başladı, aynı sene içerisinde İngiliz kanunlarına da vakıf olmak amacıyla İngiltere’ye giderek “Barrister-at-Law” unvanını aldı ve Kıbrıs’a gelerek avukatlığa devam etti.

1930’lu yılların başında Kavanin (Yasama) Meclisi’ne üye seçildi.

1952’de Yüksek Mahkeme hakimliğine terfi eden Zeka Bey, 1961 yılında Strazburg’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne üye seçildi.

Zeka Bey'in ölüm yılı olan 1984'e kadar sürdürmüş olduğu görevi boyunca almış olduğu kararların her birinin emsal teşkil edecek ve dünya hukukuna ışık tutacak boyutta olduğu ifade ediliyor.