Biyologlar Derneği: Gizlenmeye çalışılsa da "Asya kaplan sivrisineği" ülkemizde

21 Kasım 2022

Güncelleme: 21 Kasım 2022

A
A

Biyologlar Derneği, pek çok hastalık taşımasıyla bilinen Asya kaplan sivrisineğinin KKTC’de de görüldüğünü savundu.

ZgotmplZ

Biyologlar Derneği, Türkiye ve Güney Kıbrıs'ta da görülen, pek çok hastalık taşımasıyla bilinen istilacı "Asya kaplan sivrisineği"nin KKTC’de de görüldüğünü savundu.

Dernekten yapılan yazılı açıklamada, “Yapmış olduğumuz çalışmalar sırasında problemli bölgelerden bize ulaştırılan sivrisineklerin istilacı sivrisinek türü olduğunu tespit ettik. Halkımıza duyurmak isteriz ki, bu bulgular KKTC’de de 'Aedes albopictus' sivrisineklerinin bulunduğunun ilk kanıtıdır ve yetkililer gizlemeye çalışsa da ülkemizde 'Asya kaplan sivrisineği' olarak bilinen bu tür ülkemize gelmiştir.” dedi.

Açıklamada, Asya kaplan sivrisineği’nin bilinen sivrisineklerden farklı davranış ve biyolojiye sahip olduğu için klasik sivrisinek mücadelesinin yeterli olmadığını, biyolojik mücadele programına ek olarak istilacı sivrisineklere özel kontrol stratejileri yürütülmesi gerektiği ifade edildi.

SİYAH-BEYAZ ÇİZGİLİ, GÜNDÜZ AKTİF...

Dernek, vatandaşlara da çağrı yaparak, açık havada üzeri açık su bekletilmemesi, siyah beyaz çizgili, gündüz aktif sivrisinek görüldüğünde Sağlık Bakanlığı'na ve yerel yönetimlere haber verilmesini istedi.

MÜCEDELE DOĞRU YÖNTEM...

Asya kaplan sivrisineğinin gündüz aktif olduğundan geceleyin sokaklarda havaya kimyasal atarak mücadelenin kesinlikle doğru bir uygulama olmadığı kaydedilen açıklamada, “Doğru yöntem, bu sivrisineklerin üreme alanları olan durgun su birikintilerinde, spesifik bakteri preparatlarıyla biyolojik mücadele yapmaktır ve ilaçlar da zaten halihazırda Sağlık Bakanlığı'nın elinde vardır.” denildi.

BİR SONRAKİ PANDEMİYE BU SİVRİSİNEK NEDEN OLABİLİR...

İstilacı sivrisinek türleri ile, Zika Virüsü, Batı Nil Virüsü, Dang Humması, Chikungunya gibi hastalıkları taşıdıkları için özel yöntemlerle mücadele edildiği, Dünya Sağlık Örgütü bir sonraki pandeminin (küresel salgın) bu sivrisinek tarafından bulaştırabileceği uyarısında bulunduğu da kaydedildi.

SAĞLIK BAKANLIĞI'NA SORULAR

Açıklamada dernek yetkililerinin konu hakkında Sağlık Bakanı ile 3 Kasım’da görüştüğü, bakanlık yetkililerinin, bakanlığın istilacı sivrisinek türleri ile ilgili çalışma yaptığı ve çalışma sonuçlarının açıklanacağını kendilerine aktardığı, ancak sonuçların aktarılmadığı belirtildi.

Sağlık Bakanlığı'na, sonuçların ve mücadele planlarının açıklanması çağrısı yapılırken, yanıtlanması istemiyle şu sorular yönetildi:

  1. Bu kadar gün geçmesine rağmen Sağlık Bakanlığı söz konusu türün ülkemizde görüldüğüne dair sonuçları neden açıklamıyor?
  2. Sağlık Bakanlığı'nın istilacı sivrisinek türlerine karşı herhangi bir aksiyon planı var mıdır?
  3. Bu türlerden kaynaklanacak hastalık ve ölümlerin önlemesi için neler yapılmaktadır ve yapılacaktır?
  4. İstilacı sivrisinek türlerinin riskiyle tüm halkı karşı karşıya bıraktıkları için vicdanları rahat mı?
  5. Ölümcül vaka olursa ve bu durum salgına dönerse bunun sorumlusu kim olacaktır?
  6. İnsanların yaşamını tehlikeye attıkları gibi; eğitim ve turizm sektörleriyle ülke ekonomisini de tehlikeye attıklarının farkında değiller mi?

Asya kaplan sivrisineği (Aedes albopictus) aslında Güneydoğu Asya kökenli bir tür ve doğal yaşam alanında sadece hayvanları ısırıyor.
ASYA KAPLAN SİVRİSİNEĞİ NEDİR?

Asya kaplan sivrisineği veya Aedes albopictus; Güneydoğu Asya’ya özgü, gövdesinde ve bacaklarında bulunan beyaz renkli şeritlerle diğer türlerden ayırt edilebilen, kan emici bir sivrisinek türüdür. Bu sivrisinek türü, insanlar başta olmak üzere, köpek ve kuş gibi hayvanlardan beslenebilir. Özellikle son yıllarda, kıtalararası gümrük mallarının taşınması ve ulaşım imkanlarının gelişmesi sonucu, Asya kaplan sivrisineği de sadece Güneydoğu Asya’da sınırlı kalmayarak başta Avrupa olmak üzere diğer Batı ülkelerine doğru yayılım göstermiştir.

ASYA KAPLAN SİVRİSİNEĞİ NEDEN TEHLİKELİDİR?

Asya kaplan sivrisineğinin sağlık açısından tehlikeli olmasının en büyük sebebi bu sivrisineğin ısırığıyla bazı ciddi viral enfeksiyonların insanlara geçme ihtimalinin bulunmasıdır. Bu enfeksiyonlar, insanda çok ciddi hastalıklara neden olan ve sivrisineğin diğer bölgelere yayılmasından önce genellikle karşılaşılmayan türden enfeksiyonlardır. Bu enfeksiyonlar arasında Dang ateşi (Dengue Fever) virüsü, Batı Nil virüsü, sarı humma virüsü, Zika virüsü ve Chikungunya virüsü yer alır. Viral enfeksiyonların dışında, bu sivrisinek türü, bazı filarya türündeki parazitlerin insana bulaşmasından da sorumludur.

Asya kaplan sivrisineğinin Avrupa ve diğer bölgelere yayılması, bahsedilen viral enfeksiyonların insan sağlığını ciddi tehdit etmesi ve mevcut durumda etkili tedavi yöntemlerinin kısıtlı olması nedeniyle, bu sivrisinek türünün yol açtığı enfeksiyonlar, son yıllarda endişe yaratan önemli bir halk sağlığı sorunu olarak görülmektedir.

ASYA KAPLAN SİVRİSİNEĞİ HANGİ HASTALIKLARA NEDEN OLUR?

Asya kaplan sivrisineği ısırığı sonucunda bazı ciddi enfeksiyonlara neden olan virüsler, kan dolaşımına karışarak insanda hastalığa neden olur. Bu virüsler şu şekilde sıralanabilir:

Dang Ateşi Virüsü

Dört farklı virüs ailesine bağlı olarak gelişebilen Dang ateşi hastalığı; yüksek ateş, baş ağrısı, lenf bezlerinde şişlik, yaygın eklem ağrısı, cilt döküntüleri ve yüksek ateşe bağlı epileptik nöbetler (havale) gibi belirtilerle kendini gösterir. Çocuklar ve gençlerde hafif semptomlarla geçirilebilen bu hastalık, yetişkinlerde daha ağır şekilde seyredebilir. Bu hastalık bir kez geçirildiğinde o etkene karşı ömür boyu bağışıklık kazanılsa da diğer etkenlere bağlı olarak kişide yeniden Dang ateşi ortaya çıkabilir.

Batı Nil virüsü

Virüsün bulaşmasının ardından iki hafta içerisinde ateş, halsizlik, eklem ve kas ağrıları, görme bozukluğu, felç ve koma gibi ciddi belirtiler ortaya çıkar. Bu hastalık, özellikle beyin fonksiyonlarının gitgide bozulması şeklinde kendini gösterir.

Sarı Humma Virüsü

Bu hastalık, bulaştan altı gün sonra belirti vermeye başlar. Bu belirtiler arasında, baş ağrısı, halsizlik, ateş, titreme ve eklem ağrısı yer alır. İlerleyen dönemde, ciddi karaciğer yetmezliği ile beraber, karın ağrısı, idrarda azalma, epileptik nöbetler, yaygın kanama ve kalp ritim problemleri de görülebilir. Hastalığın ölümcül sonuçlara yol açabileceği unutulmamalıdır.

Zika Virüsü

Sağlıklı yetişkinlerde hafif seyreden Zika virüsünde en büyük risk faktörünü hamilelik sırasında anne adayının enfekte olması sonucu kan dolaşımı aracılığıyla virüsün anne karnındaki bebeğe bulaşma ihtimali oluşturur. Bu durumda, gelişme dönemindeki bebekte mikrosefali (baş küçüklüğü), beyin gelişiminin engellenmesi, büyüme ve gelişme geriliği görülebilir. Bazı durumlarda, bu virüs düşük ve hatta ölü doğuma neden olabilir.

Chikungunya Virüsü

Sivrisinek ısırığını takip eden 3 ila 7 gün içerisinde ateş, eklem ağrısı, baş ağrısı, döküntü gibi semptomlarla başlayan bu hastalıkta, Dang ateşinde olduğu gibi belirtiler gittikçe şiddetlenir. Özellikle yeni doğanlar, 65 yaş üstü yetişkinler ve başka hastalıkları bulunan kişilerde, bu hastalık hayatı tehdit edici boyuta ulaşabilir. Bu hastalığın bir kez geçirilmesi, virüse karşı ömür boyu bağışıklık sağlar. Chikungunya virüsünün bulaştığı kişiler, sivrisinek tarafından tekrar ısırıldığında, virüs sivrisineğe tekrar geçerek başka kişilere bulaşabilir.

Dirofilarya Enfestasyonu

Hayvanlarda ve insanlarda hastalığa neden olabilen bu parazitler, özellikle kanlı öksürük, göğüs ağrısı, ateş ve akciğerde sıvı toplanması gibi belirtilerin görülmesine yol açar. Buna bağlı olarak, özellikle akciğer hasarının görüldüğü durumlarda, hastalık ölümcül olabilir.

ASYA KAPLAN SİVRİSİNEĞİNDEN KORUNMAK İÇİN NELER YAPILABİLİR?

Bu sivrisinek türünden bulaşan enfeksiyonların kesin ve etkin bir tedavisi bulunmamaktadır. Genellikle hastalık esnasında gelişen belirtilerin hafifletilmesine yönelik bir tedavi planı çizilir. Ayrıca, hastalık neden olan etkenlere karşı da henüz etkili bir aşı bulunamamıştır. Sadece sarı humma virüsüne karşı aşı geliştirildiği söylenebilir.

Bu nedenle, bahsedilen hastalıklarla mücadelede en etkili yöntemin Asya kaplan sivrisineği ısırığından korunmak olduğu söylenebilir. Kişisel olarak bu sivrisineğe karşı alınabilecek yöntemler şu şekilde sıralanabilir:

  • Bu sivrisineğin yoğun olarak görüldüğü bölgelerde, dışarıda geçirilen zaman sınırlandırılmalıdır.
  • Asya kaplan sivrisineğinin uzaklaşmasını sağlayacak sivrisinek kovucu ürünler kullanılabilir. Bu ürünlerin hamile bireyler tarafından da güvenle kullanılabilmesi önemli bir kriterdir. Ancak, bu ürünler çocuklarda el, göz, ağız gibi bölgelere sürülmemeli ve açık yara üzerine uygulanmamalıdır.
  • Kol ve bacakları koruyacak şekilde uzun ve kalın kıyafetler tercih edilmelidir.
  • Bebek arabalarının üst kısmı, sivrisineğin gelmesini engelleyecek şekilde ağ veya koruyucu bir kılıfla örtülmelidir.
  • Kıyafetler yüksek sıcaklıkta yıkanmalı ve permetrin gibi parazit öldürücü ilaçlarla dezenfekte edilmelidir. Ancak, permetrinin cilde temasından kaçınılmalı ve bu konuda kullanım talimatlarına uyulmalıdır.
  • Kapı ve pencerelere sivrisineklerin eve girmesini engellemek için sineklik takılmalıdır.
  • Evin içerisinde sivrisineğin içeri giremeyeceği şekilde havalandırma yöntemleri tercih edilmelidir. Ayrıca, seyahat sırasında, bu havalandırma yöntemlerinin kullanıldığı otellerin tercih edilmesi de büyük önem taşır.

(Not: Bilgiler Medicana Sağlık Grubu sayfasından derlenmiştir.)

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar