Tatar ABD'nin kararının zamanlamasını manidar buldu

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Güney Kıbrıs’a silah ambargosunu tamamen kaldırmasını değerlendirdi.

Tatar, bu kararın bölgede büyük gerginliklere yol açacağını, Kıbrıs sorununun çözümüne katkı koymayacağını belirtti.

ABD, Güney Kıbrıs'a 2021'de kısmen kaldırdığı silah ambargosunu 2023 için tamamen kaldırma kararı almıştı. 2021'deki karar ölümcül olmayan savunma malzemelerini kapsıyordu. Ancak bu yıl alınan kararda bir sınırlama bulunmuyor.

Cumhurbaşkanı Tatar, konuya ilişkin açıklamasında şunları kaydetti:

“Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, ‘düşman’ olarak gördüğü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye’ye yönelik yoğun bir şekilde silahlanma faaliyetlerine devam ederken, ABD’nin Güney Kıbrıs’a uyguladığı silah ambargosunu kaldırma kararı alması kabul edilemez olup bu kararı şiddetle kınıyoruz. KKTC ile Türkiye, Kıbrıs konusunun çözümüne yönelik olumlu tutumunu sürdürürken, ABD’nin aldığı bu karar Kıbrıs konusunun çözümüne katkı sağlamayacağı gibi, uzlaşmaz tutumunu sürdüren Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni daha da cesaretlendirecek, Kıbrıs’ta ve bölgede çok büyük gerginliklere yol açacaktır”

"KARARIN ZAMANLAMASI DİKKAT ÇEKİCİ"

Yunanistan’ın Türkiye’ye yönelik tahrikkâr ve saldırgan tutumunu yoğunlaştırdığı bu günlerde ve 20 Eylül tarihinde başlayacak olan Birleşmiş Milletler 77’nci Genel Kurulu toplantısı öncesinde, ABD’nin bu kararı almasının oldukça dikkat çekici olduğunu kaydeden Tatar,  şöyle devam etti:

“Bu kararla birlikte Kıbrıs’ta ve bölgede tehlikeli bir tırmanış ve Türkiye ile Yunanistan arasında yeni bir gerginlik alanı oluşturabileceğinin yanı sıra, iki NATO üyesini karşı karşıya getirme riski de doğurabilecektir. ABD’nin almış aldığı bu kararla Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne güç verirken, silahlanma ve gerginlik yaratıcı faaliyetlerini daha da yoğunlaştıracağı beklenmekte olup Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti buna seyirci kalmayacak ve gereken tedbirleri mutlaka alacaktır. ABD’nin almış olduğu bu karar, Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü ile Türk askerinden vazgeçemeyeceğimizin ne kadar doğru ve haklı olduğunu bir kez daha gösterirken ABD’yi, almış olduğu bu kararı gözden geçirmeye ve Kıbrıs’ta iki tarafa karşı eşit ve dengeli bir politika izlemeye davet ediyoruz.”