Tatar'a göre turizm ve inşaat alanındaki hamleler ile "masa zorlanıyor"
23 Ağustos 2024
Cumhurbaşkanı Tatar, "Turizm ve inşaat alanında dayatmalarla masa zorlanıyor. Mesele sektörel değildir. Milli siyasetten geri adım atmayacağız" dedi.
Rum tarafının turizm, inşaat ve üniversitelere yönelik saldırılarının, KKTC ekonomisine zarar vermek amacıyla yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum tarafının girişimlerini eleştirdi.
"ABLUKA SİYASETİ..."
Türk Ajansı Kıbrıs’ın (TAK) sorularını yanıtlayan Tatar, Rumlar’ın 1963’lerdekini çağrıştıran "abluka siyaseti" uyguladığını ifade etti.
Tatar, Rum liderliğinin Kıbrıs Türk halkının temel insan haklarına erişimini engellemeye yönelik siyaset güttüğünü ancak boyun eğmeyeceklerini çünkü Kıbrıs Türk halkının en az Rum halkı kadar eşit bir halk olduğunu vurguladı.
Görüşme sürecinin başlatılması amacıyla Rum tarafının Türk tarafı üzerine baskı oluşturma gayretleri olduğunu, ekonomik olarak diz çöktürmek için de KKTC’nin taşınmaz mal, üniversite ve turizm alanlarına yönelik uğraşları olduğunu belirten Ersin Tatar, tüm bu düşmanlık içeren faaliyetlerin, Rum liderliğinin gerçek niyetini bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi.
Baskı ve izolasyon siyasetinin Annan Planı referandumlarının hemen ertesinde artış gösterdiğini, bu yıl ocak ayı itibarıyla da bu abluka siyasetinin yeniden hortladığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Rum tarafının uluslararası alanda imaj yaratmaya çalışırken, haksız ve hukuksuz şekilde, silah zoruyla elde ettikleri statülerini baskı, tehdit ve korku yaymak suretiyle, kullanmakta olduklarını anlattı.
Rum tarafının Kıbrıs Türk halkının temel insan haklarını engelleyerek kendi konfor alanında haksız ve hukuksuz statüsünü sürdürmek için çalıştığını belirten Tatar, Kıbrıs Türk tarafının anlayışının gerçeklik temelinde olduğunu, bu coğrafyada iki devletin iyi komşuluk ilişkileri ve işbirliği içinde yaşamak durumunda olduklarını söyledi.
EYLÜLDE NEW YORK’TA BM GENEL SEKRETERİ İLE İKİLİ GÖRÜŞME...
“Biz bunu sağlamak için çalışıyoruz ama onlar algı yaratmak için baskıcı siyaseti yükseltiyor.” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, tüm bunları eylül ayında New York’ta BM Genel Sekreteri ile yapacağı ikili görüşmede ele alacağını kaydetti.
Kıbrıs Türk halkına haksızlıklar olduğunu belirten Ersin Tatar, direkt uçuş, direkt ticaret ve direkt temas sağlanırsa masaya oturabileceklerini ancak şu anda mevcut durumu daha da kötüleştirme çabası olduğunu söyledi.
“TEHDİTLE, BASKIYLA KIBRIS TÜRKÜ MASAYA OTURMAYACAK”
Rumlar’ın baskı, izolasyon ve ambargoları daha da ağırlaştırmak için çalışmalar yaptığını ifade eden Ersin Tatar, mevcut düzenin de bozulmaya çalışıldığını kaydetti.
“Tehditle, baskıyla Kıbrıs Türkü masaya oturmayacak.” diyen Tatar, Kıbrıs Türk halkının asla eski noktalara gelmeyeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Var olan düzen de yok edilmeye çalışılıyor. Ekonomik açıdan bizi çökertmek için girişimler yapıyorlar. Ama masaya baskı altında değil, özgür bir şekilde oturmalıyız. Turizm ve inşaat alanında dayatmalarla masa zorlanıyor. Mesele sektörel değildir. Milli siyasetten geri adım atmayacağız. Girdikleri yol yol değildir.” dedi.
Rum tarafının kendi istediği şekildeki müzakereler için baskı yaptığını ancak yeni siyasetten geri adımın söz konusu olmadığını belirten Tatar, “Sırf görüşme başlasın” diye egemenlik teyit edilmeden masaya oturmayacaklarını, ama diyalog içerisinde olmaya devam edeceklerini söyledi.
"ÜÇLÜ DAVET HİÇ OLMADI"
“Üçlü davet” konusu sorulan Ersin Tatar, “Daha önce ifade ettiğim gibi davet hiç olmadı. Rum lider bir kurgu çerçevesinde BM’yi de dahil ettiği diplomatik gaflar yaptı. Şu anda bundan sonra ne yapılacağı konusunda diyalog devam ediyor. Ancak bilinmelidir ki federasyon tüketilmiştir. Bu gerçek ortak zemin egzersiziyle bir kez daha ortaya çıkmıştır. Gelinen aşamada egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz zemininde bundan sonra hangi adımları atabiliriz bunu değerlendireceğiz. Eylül ayı sonunda görüşeceğim Sayın Genel Sekreter’le de bu konuları etraflıca konuşacağız.” dedi.
“Tehditle masaya oturmayız.” ifadesini kullanan Cumhrubaşkanı Tatar, baskıcı izolasyon siyasetinde ocak aydından itibaren artış olduğunu, 1963’teki abluka siyasetini geri getirmeye çalışıldığını, Kıbrıs Türk halkının ekonomik olarak nefes aldığı her noktaya saldırılar yapıldığını, bu siyasete asla boyun eğmeyeceklerini söyledi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Bizi Facebook'ta takip edin!
mykibris.com'u Facebook üzerinden takip edin, son paylaşımlardan haberdar olun.
Yorum Yap
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.
Tüm Yorumlar