Özersay'dan tüzük iptali yorumu: Zafer çığlıkları yerine soğukkanlı değerlendirmeye ihtiyaç var

25 Eylül 2025

Güncelleme: 25 Eylül 2025

A
A

Özersay, Disiplin (Değişiklik) Tüzüğü iptalinin laiklik ilkesine aykırılıktan değil, yasa yerine tüzükle yasal hakların sınırlandırılması nedeniyle gerçekleştiğini belirterek, zafer çığlıkları yerine soğukkanlı değerlendirme çağrısında bulundu.

ZgotmplZ Halkın Partisi

Haber Merkezi

Anayasa Mahkemesi, "Ortaokullar ile Ortaöğretim Kurumları İçinde ve Dışında Uyulacak Kurallar ve Disiplin (Değişiklik) Tüzüğü"nü iptal etti.

Mahkeme içeriği laikliğe aykırı bulmadı ancak düzenlemenin yasayla yapılması gerektiğine hükmetti.

Kararı değerlendiren Halkan Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, "Tehlike henüz geçmedi" görüşünü paylaştı.

Yazılı bir açıklama yapan Özersay, değişikliğin, laiklik ilkesine aykırılıktan değil, yasa yerine tüzükle yasal hakların sınırlandırılması nedeniyle gerçekleştiğini belirterek, zafer çığlıkları yerine soğukkanlı ve sakin bir değerlendirme çağrısı yaptı.

Kudret Özersay, "gayrimeşru" diye nitelediği hükümetin, Anayasa'da yer alan 'Temel haklar yasa ile sınırlandırılabilir' ilkesi uyarınca, yasa yaparak, iptal edilen düzenlemeyi yürürlüğe koyabileceğini işaret etti.

"ORADA DURDUKLARI SÜRECE BU TEHLİKE ORTADAN KALKMIŞ OLMAYACAKTIR"

Özersay'ın açıklaması şöyle:

"Anayasa Mahkemesi'nin türban tartışmalarıyla ilgili tüzüğü iptal sebebinin 'Anayasa'daki laiklik ilkesine aykırılık' olmadığı, Bakanlar Kurulu'nun yetkisi olmamasına rağmen bu düzenlemeyi yaparak 'Anayasaya'yı ihlal ettiği' noktasına dayandığı anlaşılıyor.

Laiklik için verilen mücadele son derece önemlidir ve değerlidir ve bugünkü karar da çağdaşlık bağlamında bir kazanımdır, başarıdır ancak mahkeme kararıyla ilgili zafer çığlıkları atmak yerine soğukkanlı ve sakin bir değerlendirmeye ihtiyaç vardır. 

Anayasamıza göre (başka pek çok kıta Avrupası anayasalarında olduğu gibi) 'Temel haklar yasa ile sınırlandırılabilir' ilkesi vardır.

Dava avukatlarının söylediklerinden anlaşılan şudur:

Burada bu tüzükle temel haklar sınırlandırılmaya çalışılmıştır, bunu tüzük ile Bakanlar Kurulu üzerinden yapamazsınız ancak yasa yaparak, Meclis'ten geçirerek temel hakları sınırlandıran bir düzenlemeyi yapma yetkiniz teknik olarak vardır. 

Yani çok benzer bir düzenlemeyi ya da aynısını hükümet Meclis'ten yasa olarak geçirip yürürlüğe koyabilir, teknik olarak Anayasa'ya göre bu mümkündür. Kritik nokta şudur: Yarın aynı düzenlemeyi bu gayrimeşru hükümet Meclis'ten yasa olarak geçirirse ne olur? İşte o zaman açılacak bir dava ile Anayasa Mahkemesi'nin yapılan düzenlemenin Anayasa'daki 'laiklik' ilkesine aykırı olup olmadığını incelemesi talep edilebilir. O noktada mahkeme ne karar verir bunu şimdiden kestirmek mümkün değildir. 

Gerekçeli kararı görmeden çok fazla bir yorum yapmak doğru olmaz elbet. Ancak bugünkü mahkeme kararının laiklik ilkesinin anlamı ve kapsamı bağlamında değil, bu konularda düzenlemeyi hangi kurumun yapabileceği bağlamında bir anlam ifade ettiği göz ardı edilmemelidir. 

Kuşkusuz Meclis üzerinden yeni bir hamle yapılana değin bu konudaki tüzük iptal edildiği için, Meclis'te bir yasa yapılmadığı sürece okullarda yarattıkları bu sıkıntı ve gerginlik şimdilik ortadan kalkmış olacak, ama şimdilik. Bu gayrimeşru hükümet orada durduğu sürece bu tehlike ortadan kalkmış olmayacaktır. Orası net!"

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR


Yorum Yap

Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.Giriş yapmak için tıklayınız.

Tüm Yorumlar